Türkiyede her 10 kişiden biri bu sorunu yaşıyor


Türk Uyku Tıbbı Derneği (TUD) tarafından düzenlenen “17. Ulusal Uyku Tıbbı Kongresi” Antalya’nın turizm bölgesi Belek’te başladı. Türk Uyku Tıbbı Derneği Başkanı Prof. Dr. Oya İtil, amaçlarının dernek olarak uyku bozukluklarının tanı ve tedavisini milletlerarası standartlarda yerine getirmek olduğunu söyledi. Bu kapsamda kongre sürecinde değişik eğitimler amaçladıklarını bildiren İtil, “Hemen bin 337 üyemiz var. Kongreye katılım oldukça yoğun geçiyor. Uluslararası dernekler ile de iki taraflı çalışıyoruz” dedi.

“UYKU SÜRELERİ 50 YIL ÖNCESİNE GÖRE 1 SAAT AZALDI”

Uyku sürelerinin 50 sene öncesine kadar 1 saat azaldığını kaydeden Psikiyatrist Prof. Dr. Fuat Özgen, bu sürenin önümüzdeki 20-30 yılda daha da azalacağını kaydetti. Uyuyamama hastalığının (insomnia) daha büyük bir ahali sağlığı problemi haline geleceğini kaydede Özgen, “Uykusuzluk ciddi bir halk sağlığı sorunudur. Çalışmalar gösteriyor oysa kronik uykusuzluğun oranı yüzde 10 civarında. Bu rakam koskocoman bir oran. ‘Bu gece canım sıkıldı, uyuyamadım’ diyenlerin oranları daha da fazla. Her iki insandan biri ‘bu gece canım sıkkındı uyuyamadım’ diyor. Çocuklar akşamları annesi ve babası ile süre dinmek için uyumak istemiyor. Bu sırada kendi içinde uyumakla uyumamak aralarında bir çatışma yaşıyor. O çocuk uyusa bile çatışmanın sonunda uyuduğu için uyku kalitesi fazla bozuk oluyor” diye konuştu.

“UYKU, YALNIZCA VE YALNIZCA DİNLENME DEĞİLDİR”

Soysal medya üzerindeki işlerin gece yapıldığına uyarı çeken Özgen, “Oyunlar gece oynanıyor. Ertesi gün işine gidecek kişinin uyku süresi daha da kısalıyor. Bunlar insan sağlığı için bir fazla sağlık sorununu beraberinde getiriyor. Biliyoruz ama az uyuyanlar az yaşıyor. Bunlar afiyet sorunlarına çok daha açıklar. Uyku, yalnizca ve yalnizca dinlenme değildir. aynı zamanda yenilenmedir. Cildimiz, kalbimiz, ciğerlerimiz yenileniyor. Uykusuzluğu kronik hala getiren; kendi kendine uyuma çabalarıdır. Uyku çağırdıkça kaçan bir şeydir. Bu topraklarda ‘Yataktan çıkma uykun kaçar’ diye hatalı bir inanış vardır. Uykusuzluk, gündüz saatlerinde uyarı bozukluğundan, konsantre olamamaya kadar dışarı giden bir çok sorunun belirtisi oluyor. Bunlar da meslek verimini düşürüyor. Uykumuzu gece uykusu olarak almamız gerekiyor. Gündüz uykusu hiçbir zaman gece uykusunun yerini tutmaz” dedi.

“UYKU SORUNLARI, OBEZİTENİN ÖNEMLI BİR NEDENİDİR”

Alkolün bir taraftan insanı uyuturken bir yana da insanın uyku düzenini bozduğunu aktaran Özgen, “Stresin en fazla yol açtığı şey uyku problemidir. Stresli insan uykuya dalsa bile uykunun kalitesi bozuk olur” dedi. Uyuyamama hastalığının maden çalışanları, sağlıkçılar ve vardiyalı çalışan insanlarda daha sık görüldüğünü aktaran Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksu ise, “Madencilerin gündüz karanlıkta çalışması uyku düzenini etkileyen bir etmen. Uyku kurnazlık ritmini belirleyen en kayda değer öğe güneş ışığıdır. Eğer kendimizi güneş ışığından yoksun bırakırsak uyku kurnazlık ritmi fazla derecede bozulur. öte yandan tüm uyku sorunları obeziteye bir eğilim oluşturur. Sahiden obezite uyku sorunlarının bir nedeni değildir. Uyku sorunları, obezitenin kayda değer bir nedenidir. Siz uyku sorununu çözmeden obeziteyi çözemezsiniz. Kişide uyku sorunu olduğu için kilo almaya başlıyor” dedi.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Paylaş

Benzer Yayınlar