Erdoğanda sert tepki: Bunlar sapık ya


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Kültür ve Kongre Merkezi'nde Gazi ve Şehit Yakınları Tayin Töreni'nde konuştu.

FETÖ'nün oynadığı mağdur edebiyatına uyarı çeken Erdoğan, "Bunlar bizim haremimize girdiler, haremimize. Bunlar, ümmeti, milleti parçaladılar. Anneyi evladından, karıyı kocasından. Ismarlama evlendirme törenleri yaptılar bunlar. o kadar ileri gittiler oysa Pensilvanya'dakinin şah damarından kendilerine daha olduğunu söylediler. Kula şah damarından daha yakın olan Allah'tır, Allah. Allah'tan daha başka bize şah damarından yakın olan yoktur. Hiçbir kuvvet, bize Rabbimizden şah damarı olarak daha yakın olamaz. Bunlar sapık ya, bunlar sapık. Onun için gelişmeler bize gösterdiler ki bu pazarlamanın alıcıları da zaten hazırmış. İhanetin ve kötülüğün örgütlenmiş olan FETÖ, yıllardan beri milletimizi o kadar bir cendereye sıkıştırmış ki bu yapının hakiki yüzünü aramak gerçekten oldukça güç hale gelmiştir. Bir yanda eğitim gibi, hayır gibi dayanışma gibi hiç kimsenin itiraz edemeyeceği araştırmalar öne çıkartılırken diğer yanda da örgütün tepesinden aşağı dürüst süzülen bir kesin olmama yığını öyle çoklarını rahatsız ediyordu. Bu zorluğu, bu rahatsızlığı en fazla yaşayanların başında şahsım geliyor." diyerek karşı çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazi ve Şehit Yakınları Tayin Töreni’nde yaptığı konuşmasına 15 Temmuz şehitlerine, Türkiye’nin değişik bölgelerinde şahadete koşan şehitlere Allah’tan rahmet, yakınlarına ve millete başsağlığı dileyerek başladı. Sivil şehitleri de unutmadığını gösteren Erdoğan, “Onları da rahmetle anıyorum. 15 Temmuz’da terörle uğraş de ve alt afetlerde mağdur, malul ve gazi olarak hayatına devamlı kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Türkiye asırlardır olduğu gibi bugünde işte bu şehitlerimizi gazilerimizi fedakarlıkları doğru ayaktadır. İnşallah ayakta kalmaya da devam edecektir. Türk milleti bin yıldır yaşadığı bu toprakları kendisine sonsuz vatan yapmak için az kalsın sürekli bir şekilde kanını dökmüştür. Hiç uzağa gitmeye gerek değil. Burada bulanan herkesin hatırlayabileceği son 30-35 yılımızı gözümüzün önüne getirelim. Bölücü terör örgütü PKK, 1984 yılından beri askerimizin, polisimizin, emniyet görevlilerimizin, vatandaşımızın kanını döküyor. DHKP-C ve sözde terör örgütleri İstanbul ilk kez olmak üzere büyük şehirlerimizde her fırsatta kan döküyor. DEAŞ 3 yılı aşkın süredir intihar saldırıları, bombalı araç eylemleri ve diğer saldırılarıyla yüzlerce vatandaşımızı şehit etti. En son Gaziantep’te bir genci vücuduna bomba sarmak suretiyle patlattılar. 56 kardeşimiz orada şehit oldu 100’e yakın kardeşimizde yaralandı. Kendilerini hastanede ziyaret ettiğim o kardeşlerimizin bir kısmının kolu, bir kısmının ayağı kopuktu. Bunların bir kısmı çocuktu. Hanım kardeşlerimde vardı. Çocuk, kadın yaşlı demeden bunlar insafsızca bunları yaptılar. Bunların İslam ile bir alakası olamaz. Bunlar Müslüman da olamaz. Biz bunu tespit etmemiz gerekli. Son olarak FETÖ 15 Temmuz gecesi ayaklanmaya aleyhinde kendini siper edecek kardeşlerimizden o bölgelere gelirken trafik kazalarında şehit olan 5 kardeşimizde var. 241 diyordum bu sayı 246. Onları da buna dahil ettik. 246 şehidimiz var. 2 bin 194 vatandaşımız yaralandı. Bu FETÖ terör örgütüyle milletimin kanını döktüler. Bizim milletimiz için şahadet bir şereftir, onurdur, ayrıcalıktır” diye konuştu.

“Bizim milletimize ordu ahali denir ya da asker ırk de derler"
“Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz onlar diridirler. Ama siz bilemezsiniz. Buyuruyor Rabbimiz Allah'ımız” diyen Erdoğan, “Onlar ölmedi. Onlar diri. Onlar bizim aramızda, onlar bizimle beraber. Onu öyle bileceğiz, pek inanacağız. Onun için askerimiz ve polisimiz güvenlik görevlilerimiz ölürse şehit kalırsa gazi olacağını bilerek bu onura nail olmayı arzulayarak gider. Arif Nihat Asya merhum ne diyor, ‘Şehitler tepesi abes değil. Toprağını kahramanlar bekliyor. Bir sancak dalgalanmak için rüzgar bekliyor. Destanı yetim sükûtu derin, meçhul askerim türbesi yakışmış bu kutlu tepeye. Yattığı toprak kesin, tuttuğu bayrak belirlenmiş. Kim demiş bilinmez asker diye.’ Gerçekten de bizim ülkemizde şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmamıştır. Bunu böyle bilesiniz. Bundan Başka bizim için asker demek sadece üniforma giymiş kişiden ibaret değildir. Bizim milletimize ordu millet denir ya da asker halk de derler. Çünkü bu milletin her bir evladı erkeğiyle kadınıyla genciyle yaşlısıyla gerektiğinde ülkesi için her türlü mücadeleyi verir. Her türlü çarpışmaya girer. Milletimiz inancı, bayrağı, ülkesi, geleceği için gerektiğinde ölümün üstüne koşarak gidebileceğini en son 15 Temmuz’da bütün dünyaya bir kez daha gösterdi. 15 Temmuz gecesi sokaklarda organize gruplar yoktu. O gece sokaklarda yalnızca açıklanmış bir çevrenin insanları yalnızca belirtilmiş mahfillerin mensubu yoktu. Darbe gecesi tüm sokaklarda, bütün renkleriyle, bütün meşrepleriyle, tüm farklılıklarıyla, milletimizin tamamı vardı. Onun için 15 Temmuz zaferinin sahibi milletimizin bizatihi kendisidir. Ben o gece böyle bir milletin lideri olmaktan, böyle bir milletin mensubu olmaktan Allah’ıma hamd ediyorum şeref duyuyorum, kibir duyuyorum. Bu halk müziği yeniden ayağa kalktı. Bu ahali her yerde hemen hemen Çanakkale Destanı yazmaya başladı. Baştan Kurtuluş Mücadelesini ortaya koydu kanıt etti. Tekrar Seyit Onbaşılarımız var. Bitmiş ayağa kalktılar, biz buradayız dediler. Şunu ispat ettiler. Teknoloji her şey değildir. Sizin istediğiniz değin F16’larınız olsun, istediğiniz kadar bombalar atan helikopterleriniz olsun, tanklarınız, toplarınız, silahlarınız olsun parasını velev ki biz vermiş olalım fakat yetmez. İmandır o cevher oysa ilahi ne büyüktür imansız olan paslı kalp sinede yüktür” değerlendirmesinde bulundu.

“Biz biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz, kardeşiz hep birlikte Türkiye’yiz.’ Bunu söyleyeceğiz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Akif ne diyor İstiklal Marşımızda, ‘Arkadaş yurdumu alçaklara uğratma sakın. Siper et gövdeni dursun bu hayasızca akın. Doğacaktır sana taahhüt ettiği günler hakkın. Kim bilir belki yarın olur ya yarından da yakın.’ İşte İstiklal Marşını siz gerçekleştirdiniz bu meydanda. Bu halk gövdesini tıpkı orda dediği gibi siper etti ve elhamdülillah neticeyi de aldı. Şu külliyenin etrafında 29 şehidimiz, 36 gazimiz var. Gölbaşı’nda Özel Harekatta 56 şehidimiz var. Orada aslanlar gibi polislerimiz şehit oldu, yiğitlerimiz şehit oldu. Merhametsizce oraya geldiler o alçaklar bombaladılar. İstanbul’da 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün üzerinde 39 şehidimiz var. Lakin onlar tankların üzerine yürüdüler. Tankların paletleri arasına kendini atan gençlerimiz olduğu gibi aynı şekilde Türkan kardeşimiz gibi şehit olan bacılarımızda var. 15-16 yaşında şehit olan gençlerimiz var. Rabbim onlardan razı olsun. Rabbim onların o ortaya koydukları cesaretleri, tavırlarıyla hamdolsun bu ülkeye hemen hemen her tarafta bir dinamizm, ayağa kalkış imkanını lütfetti. Bizim sorumluluğumuz daha da artıyor, mesuliyetimiz daha da artıyor. Daha fazla çalışacağız. Fakat birbirimizi de Allah için daha fazla seveceğiz. Aramıza ayrılık, gayrılık sokanlara karşısında biz şunu söyleyeceğiz; ‘Biz biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz, kardeşiz hep birlikte Türkiye’yiz.’ Bunu söyleyeceğiz. Şehitlerimizin ailelerini ziyaret ettiğinde böylece anılar dinliyorum fakat tüylerimiz diken diken oluyor. Her ziyaretimde bir kere daha milletimin 15 Temmuz gecesi ortaya koyduğu dirayetin cesaretin kahramanlığın tesadüfen hitabe değil. Binlerce yıllık köklere sahip asil bir duruş olduğuna imanım daha da artıyor. İki gün önce Devlet başkanı eşiyle beraber Çin’e sırası gelmişken buraya uğradı. Beraberce yemek yedik. O gece televizyonları izlediğimde ‘Sizi ve milleti görünce bu ahali büyük bir millettir’ dedim diyor. Siz bize örnek oldunuz diyor. Bunlar çok önemli. Tarih tekrar hamdolsun biz ispatı karoser ediyor. Böyle bir milletin evladı olarak dünyaya geldiğim için Rabbime hamd ediyorum.”

“Yalnızca son 2 yılda terörle mücadele kanunu kapsamında yaptığımız ödev sayısı 17 bin 74 birey olmuştur”
Devletin şehit yakınlarına, gazilere ve gazi yakınlarına ahde vefası olarak gördüğü görev töreni vesilesiyle bir arada olunduğunu söyleyen Erdoğan, “Onun için hükümetimize başta Sayın Başbakanımız edinmek üzere Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımıza, Çalışma ve Sosyal Emniyet Bakanlığımıza ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızca belirlenen 2 bin 28 kişinin atamasını bugün gerçekleştiriyoruz. Bunlardan 419’u 15 Temmuz gazisi ya da gazi yakını, 67’si de 15 Temmuz şehitlerimizin yakınıdır. Diğer atamalarda da terörle mücadelede şehit olanların yakınlarından mağdur, vazife ve hak malulü olarak kabul edilenlerden oluşuyor. Ataması yapılan 2 bin 28 kardeşimin her birini tebrik ediyor. kendilerine görev yerlerinde başarılar diliyorum. Bugünkü atamayla birlikte sadece son 2 yılda terörle mücadele kanunu dahilinde yaptığımız tayin sayısı 17 bin 74 kişiyi bulmuştur” ifadelerini kullandı.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Paylaş

Benzer Yayınlar