Soylu, TBMM Genel Kurulu’nda milletvekillerini son günlerdeki gelişmeler ve iç güvenlik konusunda bilgilendirdi. Aristokrat, terörün uluslararası bir sorun olduğunu belirterek, terörün şekil ve biçim değiştirdiğini ifade etti. Aristokrat, “Dünya 21. yüzyıla terör ve göç gibi sorunların gölgesinde adım atmıştır. Bilhassa Ortadoğu küresel güçler kadar terörü tecrit edilmiş alanları gibi görülmüş, burada palazlanmasına bir şekilde etraf sağlanmıştır. Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarını ekonomilerini düzeltici savaş olarak değerlendiren dünya, Ortadoğu'yu da ekonomilerini yatıştırıcı alan olarak görme gibi küresel bir yanlış içindedir” ifadelerini kullandı.
Aristokrat, 21. yüzyılın devlet sistemlerini tehdit eder ayla gelen, demokrasi ve hukukun üstünlüğünü kabul etmeyen yapının sınır tanımadan dünyanın uygarlık seviyesine karşı ataklarına başladığını söyleyen Soylu, “Terörün Halep’teki insani yardımdan, Andrei Karlov suikastına değin, Kayseri, Beşiktaş ve Ortaköy patlamalarıyla cevap vermesi karanlık arzuların yansımasıdır. Terör bu ataklarla Türkiye’ye idareli zarar vermek istiyor, yerli ve tanıdık olmayan sermayeyi ürkütmeye çalışıyor, Türkiye’nin kardeşliğine ve birliğine zarar vermek istiyor. Oysa Türkiye bu ataklara her seferinde kendi medeniyet kodlarıyla, Anadolu’nun medeniyet kodlarıyla cevap vermiştir. 7 Haziran sonrası başlayan terör hadiselerine, Marmaray, Osmangazi Köprüsü, 15 Temmuz, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile Avrasya Tüneli ile cevap vermiştir. Terörün bu noktada Türkiye’yi 2023, 2053, 2071 hedeflerinden döndürmesi olası olmayacağı, verdiğimiz bu cevaplarla fazla açık ve nettir. Türkiye verdiği bu cevapların yanı sıra güvenlik güçleriyle, polisiyle, jandarmasıyla, güvenlik korucularıyla, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarıyla terörü kaynağında yok etmek için yeni bir mücadele konsepti içinde, devlet sorumluluğu içinde, hukuk, demokrasi içinde terörle mücadelesini sürdürmektedir” şeklinde konuştu.
Asilzade, terörü tasfiye etme noktasına gelindiğini kaydederek, “PKK ile mücadelede girilemez denilen iddiaya göre barınma bölgelerine girildi. Yalnızca son 3 ayda 5 bin 826 operasyon gerçekleştirildi. Merkez ve taşradaki bütün birimlerimizle birlikte, bütün bir koordinasyon içinde terörle mücadeleyi yürütüyor, operasyonlarımızı yapıyoruz. Kış aylarında terörü çaresiz teslim etmek zorundayız diye yaklaşık 125 üs bölgesinde operasyon planladık ve 21 Kasım’dan itibaren bu üs bölgelerine evlatlarımız büyük bir mücadeleyi ortaya koymaktadır. 2016 yılında şu esas kadar 57 bölgede 85 operasyon yapıldı. 2016 yılında bu bölgede tespit edilen 485’i son üç ayda, 805 barınak, barınak kullanılmaz ayla getirilmiştir. Terör örgütünün köy ve büyük kasaba yapılanmalarında etkinlik belirten, yardım ve yataklık yapan, lojistik ve eleman tedarik eden sivil toplum örgütleri ve diğer yapılanmaların tamamına karşı operasyonlar yapılarak, yönetimle ilgili ve adli mercilere gerekli cezai yaptırımlar tıpkı uygulanmaya devam etmektedir” dedi.
Terörle mücadelede teknolojiyi kullandıklarını açıklayan Soylu, terör örgütlerinin Türkiye’ye sızmasını ve kaçakçılığın finansmanını önlediklerini söyledi. Aristokrat, “Güvenlik Genel Müdürlüğümüz 264 bin 294, Jandarma Genel komutanlığımız 138 bin 580, Sahil Güvenlik Komutanlığımız 5 bin 233, 47 bin 354 güvenlik korucusu, 18 bin 355 gönüllü güvenlik korucusu edinmek üzere toplam 65 bin 889 emniyet korucusu bulunmaktadır. Mart 20’sinde yeni polislerimizin sahada olabilecek şekilde, bilhassa FETÖ’den ihraç edilenlerin yerine, polis gücümüzü kuvvetlendirmek suretiyle zaman dilimini biraz daha geriye çekip polis gücümüzü sahada takviye eden bir kavrayış ortaya koyduk. 13 bin 150 jandarma, 790 sahil emniyet, 733 bekçi ve emniyet korucuları” diye konuştu.
26 Aralık tarihinde 15 milyon dolarlık işlem yapıldığını söyleyen Bakan Soylu, narko terör ile de uğraş ettiklerini belirtti.
Ahmet Umur Öztürk
EmoticonEmoticon