Meteorolojiden kritik uyarı!

Meteorolojiden kritik uyarı!

Yapılan son değerlendirmelere göre; ülke genelinin parçalı çok bulutlu, Marmara'nın doğusu, Karadeniz, İç Anadolu'nun kuzeyi, Doğu Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile İstanbul ve Kayseri çevrelerinin kesik kesik yağışlı geçeceği varsayım ediliyor.

Genelde yağmur ve sağanak, Karadeniz'in iç kesimleri, İç Anadolu'nun kuzeyi, Doğu Anadolu'nun kuzey ve doğusunda karla girift yağmur ve yükseklerinde kar biçiminde görülecek olan yağışların; Zonguldak, Bartın, Rize çevreleri, Trabzon'un doğu ve Artvin'in kıyı kesimleri, Doğu Akdeniz'in doğusu, Güneydoğu Anadolu bölgesi ile Doğu Anadolu'nun doğu ve güneydoğusunda kaslı; Muş ve Bitlis çevrelerinde yerel olarak çok kuvvetli olması bekleniyor.

Hava sıcaklığının iç ve doğu bölgelerde 2 ila 6 derece azalacağı, diğer yerlerde kayda değer bir değişiklik olmayacağı varsayım ediliyor.

Rüzgarın çoğunlukla kuzey ve kuzeybatı, güneydoğu kesimlerde güney ve güneybatı yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette, Kıyı Ege, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu'nun doğusu ile Doğu Anadolu'nun güneydoğusunda adaleli (30-60 km/sa), Kıyı Ege ile Güneydoğu Anadolu'nun doğusu ile Doğu Anadolu'nun güneydoğusunda ara sıra kısa süreli fırtına biçiminde (40-80 km/sa) esmesi bekleniyor.

Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle:

Ankara: Parçalı ve fazla bulutlu, öğle saatlerinden itibaren yağmurlu, kuzey ve doğu ilçeleri karla girift yağmur, yüksekleri hafif kar yağışlı 8
İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu, sabahleyin ilk saatlerde Anadolu Yakası, öğleden daha sonra il geneli yağmur ve sağanak yağışlı 16
Bursa: Parçalı ve fazla bulutlu, öğleden sonra yağmur ve sağanak yağışlı 15
İzmir: Parçalı bulutlu 19
Adana: Parçalı yer yer fazla bulutlu, sabahtan saatlerinde sağanak ve gök şamatacı sağanak yağışlı 23
Antalya: Parçalı bulutlu 21
Konya: Parçalı ve fazla bulutlu 10
Samsun: Fazla bulutlu ve aralıklı yağmurlu 13
Trabzon: Çok bulutlu ve kesik kesik yağmurlu geçeceği varsayım ediliyor. Yağışların; sabahleyin saatlerinde doğu ilçelerinde kuvvetli olması bekleniyor 11
Erzurum: Çok bulutlu, aralıklı karla karışık yağmur ve kar yağışlı 4
Diyarbakır: Çok bulutlu, kesik kesik sağanak ve gök curcunalı sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların; gece saatlerinden itibaren kuvvetli olması bekleniyor 14 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Erzurum güne karla uyandı

Erzurum güne karla uyandı

Doğu Anadolu Bölgesi'nde hava sıcaklıklarının düşmesi sebebiyle Erzurum ve Ardahan'da kar yağışı etkin olmaya başladı. Alan genelinde havaların ayrıntılarıyla soğumasının etkisiyle asgari sıcaklığın 1 derece ölçüldüğü Ardahan ile sıcaklığın 5 dereceye değin gerilediği Erzurum'da kar yağışı etkin oluyor.

Erzurum'da etkin olan kar yağışı sonrası kar kalınlığı 15 santimetreye değin ulaştı. Gece saatlerinde etkisini belirten kar yağışı sonrası şehir halkı beyaz örtüye büründü. Kasım’ın birinde güne karla uyanan vatandaşlar, ulaşımda zaman zaman aksaklıklar yaşadı. Kaldırımlarda ve caddelerde biriken kar kütleleri belediye ekiplerinin tuzlama ve temizleme çalışmalarıyla açıldı. 

Ahmet Akbuğa

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Otomobil kamyona arkadan çarptı: 3 ölü 2 yaralı

Otomobil kamyona arkadan çarptı: 3 ölü 2 yaralı

Edinilen bilgiye göre, kaza saat 01:00’da Bolu Dağı Tüneli çıkışında meydana geldi. İstanbul istikametine dışarı giden Mümin Üzümcüoğlu yönetimindeki 55 BA 731 plakalı otomobil kaygan zeminde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle aynı istikamette giden Mehmet Taşhan yönetimindeki 27 NJ 125 plakalı kamyona arkadan çarptı. Kazada kamyonun demir tamponu otomobili ikiye bölerken, sürücü Mümin Üzümcüoğlu ile araçta yer alan Cüneyt Hüsük ve ve ismi belirlenemeyen 1 birey durum yerinde hayatını kaybetti. Otomobilde bulunan Mecit Işık ile Gökhan Zalim yaralanırken, 112 acil ekipleri kadar Düzce Devlet Hastanesi ve İzzet Baysal Devlet Hastanesi Köroğlu Ünitesi’nde tedavi altına alındılar.

Kaza ardından otomobilin görüntüsü tüyleri diken diken etti. Kamyonun demir tamponu otomobili ikiye böldü. Otomobilin üst kısmı paramparça olurken, ulaşım uzun vakit tek şeritten verildi. Savcının incelemelerinin ardındaki hayatını kaybedenlerin cesetleri İzzet Baysal Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Polis kazayla ilgili analiz başlattı. 

Bülent Velioğlu - Faruk Çidem

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

İstanbulda büyük yangın

İstanbulda büyük yangın

Yangın,gece saatlerinde Kavaklı Sanayi sitesinde bulunan dış cephe üretimi yapan bir fabrikada çıktı.Depo kısmında meydana çıkan yangın, kısa sürede büyüyerek iki bölümden oluşan depoyu komple sardı.İhbar üzerine olay yerine İstanbul İtfaiyesine ast Şişli,Bağcılar,Mimarsinan Beylikdüzü,Silivri edinmek üzere yaklaşık 100 araç yangına sevk edildi.Kısa sürede olay yerine gelen ekipler yangına müdahale etti.7000 bin metrekareden oluşan iki ambar bölümünde çıkan yangında fabrikanın çatısı kısmen çöktü.Ekiplerin yoğun çabasıyla denetim altına alınan yangında büyük fiziki hasar meydana geldi.Söndürme ve soğutma çalışmaları devam ediyor. 

Yusuf Eker

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Beyoğlunda şüpheli araç alarmı

Beyoğlunda şüpheli araç alarmı

Olay, Beyoğlu Fetihtepe Mahallesi Meydan Sokak'ta akşam saat 18.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, sokak üzerinde 34 RH 4546 plakalı aracını bırakan bir birey, "Araçta bomba var" diye bağırarak kaçmaya başladı. Şahsın bağırması üstüne çevredeki vatandaşlar durumu polise bildirdi. Kısa sürede durum yerine gelen polis ekipleri vasıta içerisinde yaptıkları aramada herhangi bir patlayıcıya rastlamazken, araçta bir adet tabanca ele geçirildi. Çevredeki vatandaşların verdiği veri doğrultusunda kaçan kişiyi aramaya başlayan polis ekipleri, paniğe yol açan şahsı Dereiçi Sokak'ta bir eve girmeye çalışırken yakaladı. Araç polis merkezine götürülürken, güvenilmez şahıs Cem Y. de gözaltına alındı.

Adap tanığı Şevket Yıldırım, "Adam öteki sürücülere yol vermedi. Arabamı kenara aldım. Baktığımda arabada tabanca olduğunu gördüm, hemencecik aracımdan indim. Burada arabandan inmiş, bir kadına 'Arabada bomba var' demiş. Daha Sonra aşağıya içten kaçmış. Polis arkadaşlar da aldılar. Polisler, bagaja falan baktılar, bomba falan yoktu, silah var arabada yalnızca” diye konuştu.
Emre Unutur ise, "Adam 'Arabada bomba var' diyerek buradan kaçıp gitti. Biz de polisi aradık" dedi. 

Mustafa Bakırhan 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Türk hackerlar Avrupa Parlamentosunu hedef aldı

Türk hackerlar Avrupa Parlamentosunu hedef aldı

Türk hacker grubu Aslan Neferler Tim, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz'un Cumhuriyet gazetesi çalışanlarına yönelik operasyona ilişkin “Türkiye'nin kendi kırmızı çizgisini aştığı” sözlerine tepki olarak Avrupa Parlamentosunun internet sitesini çökertti. Avrupa Parlamentosunun www.europal.europa.eu adlı sitesi saldırının peşinde erişime kapandı. 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Küçük Melihin hayali gerçek oldu

Küçük Melihin hayali gerçek oldu

Mardin’in Kızıltepe ilçesi Ipekli Mahallesi’nde ikamet eden ve ahali arasında balık hastalığı olarak aşina lamellar iktiyozis hastası olan 8 yaşındaki Melih Gökalp hayaline kavuştu. İHA’nın “Küçük Melih’in dramı kalp burkuyor” haberinin peşinde çoğu yurttaş aileyi arayarak takviye sözü verdi. Yapılan yardımlarla tedavisine başlanan Melih’in sağlık durumu gün be gün iyiye gidiyor. Kısa sürede büyük iyileşme bildiren küçük Melih, ilk önce dışarı çıkarak kardeşleriyle parkta oyun oynamanın sevincini yaşadı.

“BAŞTA PARKTA OYUN OYNAMA DUYGUSUNU ANLADIM”

Daima dışarı çıkmanın ve parkta oyun oynamanın hayalini kurduğunu anlatan Melih, bu hayalinin gerçekleşmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi. Kardeşleri ve akranlarıyla parkta doyasıya oynayan Melih, bundan böyle kimsenin kendisinden korkmadığını, bundan dolayı kendini yeniden doğmuş gibi hissettiğini söyledi. Melih, “Ben bundan böyle dışında çıkabiliyorum, çünkü birazcık iyileştim, mükemmel oldum. ilk olarak parkta oyun oynama duygusunu anladım. Bundan çok çok mutluyum” dedi.

“ILAÇ GÖNDERMEYE DEVAM ETSİNLER”

Krem kullanmadan önce vücudunun her yerinin çatladığını ve kanadığını söyleyen Melih, şuan durumunun iyi olduğunu belirtti. Ufak Melih, “Tedaviye başlamadan önce ayaklarımın altı çatlıyordu ve yürüyemiyordum, şuan yürüyebiliyorum. Bana ilaç ve eşya gönderen herkese teşekkür ediyorum. Göndermeye devam etsinler” diye konuştu.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

kuvvetli yağış ve kar uyarısı

kuvvetli yağış ve kar uyarısı

Meteoroloji 11. Alan Müdürlüğü göre yapılan uyarıda, Çarşamba günü gece saatlerine kadar beklenilen yağışların Giresun ve Trabzon çevrelerinde adaleli, Rize çevreleri ile Artvin’in sahil kesimlerinde fazla adaleli olacağı belirtilirken, yağışların bölgenin iç kesimlerinde bu akşam saatlerinden itibaren karla girift yağmur ve kar yağışı biçiminde olması beklendiğinden meydana gelebilecek olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması ifade edildi. 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Yanarak ölen gencin babasının feryatları yürekleri dağladı

Yanarak ölen gencin babasının feryatları yürekleri dağladı

Edinilen bilgiye takriben, Büyükdere Mahallesi Bilgehan Cadde’ta yer alan tek katlı evde ilk belirlemelere göre sobadan sıçrayan kıvılcım sebebiyle yangın çıktı. Evden dumanlar yükseldiği görebilen semt sakinleri durumu itfaiye ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yangına müdahale ederek uzun uğraşlar neticesinde söndürdü. Yangının söndürülmesinin arkasından evin içine giren 112 Acele Servis ekipleri, Kurtuluş Esen (24) isimli gencin köpeğiyle birlikte yanarak hayatını kaybettiğini belirledi. Gencin cesedi, savcının durum yerinde yaptığı incelemenin gerisinde Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi morguna kaldırıldı.
Olayla alakalı soruşturma sürüyor.

Acılı baba evin önünde çökere haykırış etti
öte yandan olayı haber bölge acılı baba Bülent Esen (57), hemencecik çocuğunun kimsesiz yaşadığı evin önüne geldi. Yetkililerin acı haberi vermesi üzerine evin önünde diz çöken baba Esen, haykırış etmeye başladı. Acılı babanın, “Oğlum, hayırsız oğlum. Beni bırakıp nereye gittin” ifadeleri yürekleri dağladı. 

Açık Fikirli Sarıoğlu - Selim Kuşcu
 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Vanda feci kaza: 6 ölü, 2 yaralı

Vanda feci kaza: 6 ölü, 2 yaralı

Edinilen bilgiye göre, Van'dan Hakkari'ye giden Oktay Yusuf'un kullandığı 63 ZS 007 plakalı araba, Gürpınar ilçesi yakınlarında aleyhinde yönden gelen Furkan Ipekli idaresindeki 30 YH 750 plakalı kamyonetle çarpıştı. Kazada araçlarda yer alan Istek Ivedi, Evrim Sima Çabuk, Gürbüz Kalır ve demin kimliği belirlenemeyen biri bebek 2 kişi hayatını kaybederken, Oktay Yusuf ile Ipek ve Elif Sıla Çabuk yaralandı. Yaralılar Van'daki çeşitli hastanelerde tedavi altına alınırken, kaza sebebiyle Van-Hakkari karayolunun 16. kilometresinde trafiğin tek yönü olan sağlandığı bildirildi.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

296 çok önemli olay bu yıl içerisinde önlendi

296 çok önemli olay bu yıl içerisinde önlendi

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu toplantısı ardından gazetecilere açıklamada bulunan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, terörle uğraş kapsamında yapılan koordineli araştırmalar nedeniyle bu sene içinde 296 kayda değer olayın engellendiğini söyledi. Türkiye’nin teröre pabuç bırakmayacağını belirten Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu'nda teröre ilişkin ele alınan konuları anlatarak, emniyet stratejisinin masaya yatırıldığını açıkladı. İçişleri Bakanlığı ve ilgili diğer birimlerin koordineli çalışmaları sonucu terör örgütlerinin köşeye sıkıştığının altını çizen Kurtulmuş, “Bu koordineli çalışmalar sonucu 296 çok önemli olayın bu sene içerisinde önlenmiş olması Türkiye'nin terörle mücadelesindeki gelmiş olduğu noktayı göstermesi bakımından fevkalade değerlidir. Bunların içerisinde araçlı saldırılar, suikastlar dahil elde etmek üzere 296 olayın altını çizmek isterim” dedi.

“Mümbiç’in PYD’den temizlenmesi için Özgür Suriye Ordusu'na gerekli desteği verecektir”
Türkiye'den yurt dışındaki gelişmelere karşı aldığı tedbirlerin de Bakanlar Kurulu'nda masaya yatırıldığını bildiren Kurtulmuş, “Suriye'de anında Türkiye'nin güneyindeki Türkiye sınırlarını güvenlik bakımından etkileyecek adımların atılması ile ilgili Fırat Kalkanı operasyonunu sürdürüyoruz. Bugün 69'uncu gününde. Fırat Kalkanı bu 69 günlük süre içerisinde başından itibaren planlandığı şekilde seyretmektedir ve Türkiye hedeflerini birer birer gerçekleştirerek kendisinin anında güneyinde 5 bin kilometrekarelik tehlikesiz bölgenin oluşması için adımlarını atmaktadır. Natürel oysa bu adımları atarken Türkiye hem sahada çok taraflı silahlı güçlerle aleyhinde karşıyadır keza de çok taraflı bir diplomatik temas süreci içerisindedir. Bu alandaki operasyonlarını devam etmek için ilgili bütün ülkelerle diplomasi yürütülmektedir. Sahada ciddi bir şekilde Serbest Suriye Ordusu olarak destekleniyor ve Türkiye'nin stratejik hedeflerine ulaşması için adımlar atılması sağlanıyor. Lakin aynı şekilde burada istenmedik bir takım hadiselerin karşımıza çıkmaması için de ilgili bütün taraflarla müzakereler yapılarak bu operasyonlar yürütülüyor. İnşallah Mümbiç konusundaki gelişmeler de sağlanacak. Ya Mümbiç tamamıyla PYD’den temizlenecek laf verildiği gibi veya Mümbiç’in oradaki bir başka terör örgütü olan PYD’den temizlenmesi için Özgürlük Suriye Ordusu'na gerekli desteği verecektir. Bu konuda da zorunlu müzakereler yürütülüyor” diye konuştu.

“Haşdi Şabi operasyonun içerisinde değildir”
Musul operasyonuna karşın açıklamalarda da yer alan Kurtulmuş, “Musul operasyonunda da Türkiye'nin her tarafta beri paylaştığımız asıl çerçevesini bir şekilde tehdit edecek, Türkiye'nin çizmiş olduğu çizgilere ters düşecek bir gelişme şu ana dek olmamıştır ve Musul operasyonu planlandığı şekilde devam ediyor. Türkiye'nin hassasiyetleri ortadadır, açıktır. bir defa depreşmek isterim, Türkiye bölgedeki en manâlı şehirlerden birisi olan Musul’un etnik veya mezhebi bakımdan dengelerinin değiştirilmesinin sadece Irak'taki siyasi istikrarsızlığa yok, bölgesel büyük istikrarsızlıklara yol açacağını ve bu anlamda da bölgeye hiçbir olumlu katkı sağlamayacağını düşünmektedir. Onun için de Musul operasyonunda Musul halkının bu işin esası olması ve Musul’un mevcut statüsünün korunmasının uluslararası camianın da asıl hedefi olması gerektiğinin altını çizmektedir. Bu çerçevede Türkiye Musul'daki operasyonu yakinen takip ediyor. Türkiye'nin ürettiği, donattığı Ninova muhafızları işlem içerisindedir, Peşmergeler operasyon içerisindedir. Korkulan Haşdi Şabi’nin Musul operasyonunun bir parçası haline dönüştürülmesi idi. Şimdiye kadar Haşdi Şabi operasyonun içerisinde değildir. Yapılan müzakereler, diplomatik çalışmalar sonucunda Haşdi Şabi’nin Musul’a girmesi inşallah önlenecektir. Burada kayda değer olarak Türkiye'nin yakından takip ettiği şart da Telafer’in geleceğidir. Telafer Musul'un emniyetini karşılayan şehirlerden birisi. Bilhassa DEAŞ’tan Telafer’in temizlenmesi için Şii ve Sünni Türkmenlerin birlikte hareket etmesini sağlamak ve Türkmen gücü ile birlikte Irak ordusunun oluşturacağı operasyonlarla Telafer’in temizlenmesinin sağlanması Türkiye'nin üzerinde durduğu noktadır. Herhangi bir şekilde Telafer’e aleyhinde yapılacak olan ırksa ya da mezhebi saldırının Allah muhafaza orada insanların bir ırksa temizliğe, mezhebi temizliğe uğramalarına yol açacak bir hareketlenmeye de Türkiye'nin seyirci kalmayacağını bir kere daha anlatmak isterim. Türkiye'nin Rakka operasyonuna ilişkin fikri açıktır, tıpkı Musul gibi, Cerablus’ta bizim yapıp başarı sağladığımız gibi Rakka’nın da Rakka halkından oluşturulacak unsurlarla birlikte, meşru ordularla birlikte yapılmasının doğru olduğu kanaatindeyiz. Musul operasyonu bittikten sonradan Türkiye'nin Fırat Kalkanı Operasyonu bittikten daha sonra Rakka operasyonunun yapılmasının askeri bakımdan daha içten olacağı yönündedir. Sahada bir askeri gereklilikler var, Türkiye bunları yakinen peşine düşüp takip ediyor. Üzerine düşen her türlü sorumluluğu ayrıca Türkiye'nin güvenliğini karşılamak bakımından keza Türkiye'nin dostlarının güvenliğini karşılamak bakımından bunları yerine getirmeye çaba ediyor” şeklinde konuştu.

“Yarın sabahleyin FETÖ’yü Türkiye'ye iade etmeleri veya geçici tutuklama kararı vermeleri ola ki çok basit görünmüyor”
Hak Bakanı Bekir Bozdağ’ın ABD’de FETÖ’nün iadesine karşın sürdürdüğü temasları andıran Kurtulmuş, “Daha önce fazla dağıtılmış vesilelerle öncelikle Sayın Cumhurbaşkanımız elde etmek üzere tüm ilgili şahısların, bizlerin Amerika Birleşik Devletleri'ne gittiğimiz süre ilgili muhataplarımızdan ısrarla talebimiz ‘FETÖ’lyü iade edin. Hem bu süre içerisinde Türkiye'ye zarar vermemesi için geçici tutuklama kararı vererek izole edin.’ Türkiye'ye karşı operasyonları yürüten ve 15 Temmuz darbesinin arkasındaki bir numaralı isim olan bu kişi, halen bulunduğu yerden, Amerika Birleşmiş Devletleri'nden kendi networkunu yoklama edebilecek, insanlara mesajlar iletebilecek, meşhur Türkiye Cumhuriyeti hükümetine ve Türk devletine karşı operasyonları yönlendirebilecek bir imkanı sahiptir. Bu imkanın bu kişinin elinden alınması dostluk gereğidir. Sayın Bekir Bozdağ da keza 15 Temmuz ardından hazır olan yeni dosyayı ilgili muhataplarına sunarak bu anlamda hak bakanları düzeyinde birincil teması sağlanmış ve bu çerçevede yapılan görüşmelerde epeyce verimli geçmiştir. Ümit ediyorum ancak bu bir süreç, yani bugünden yarına, yarın sabahtan FETÖ’yü Türkiye'ye iade etmeleri ya da geçici tutuklama kararı vermeleri olur ya fazla kolay görünmüyor lakin sürecin hızlandığını ifade etmek isterim. Sayın Bozdağ’ın gezisinin bu anlamda bu ziyaretin aradaki ilişkileri daha da net bir ayla getirdiği ve FETO'nun iadesi veya geçici tutuklanması sürecini hızlandırdığını ifade edebilirim. Söylenmesi gerekenler hem şifai olarak Türkiye'nin talepleri olarak ifade edilmiş hem dosya kendilerine ibraz edilerek bununla ilgili zorunlu adımların atılması ricasında bulunulmuştur. Ayrıca her düzeyde yaptığımız gibi bir defa daha şu uyarılarda bulunmuştur. Eğer Amerika Birleşik Devletleri'ne, Amerika Birleşmiş Devletleri'nin meşru hükümetine, devletine aleyhinde herhangi bir terörist bir eylemde bulunsaydı ve biz o teröristi alıp burada Çankaya'da, Ankara'da, İstanbul'da bir yerde şu değin küsür yıl saklasaydık, korusaydık Amerikan halkı ve yöneticileri ne hissederse biz de bunları hissederiz, Türk halkı da bunu hissediyor diyerek kendilerine zorunlu siyasi uyarılarda yapılmıştır. İnşallah Türkiye'ye bu büyük kabusu yaşatan, 15 Temmuz gecesindeki o karanlık geceyi yaşatan ve ondan sonraki süreçte de abes durmayan örgüt liderinin Türkiye'ye en kısa zamanda iadesi muhtemel olur ya da bu iade süreci içerisinde geçici tutuklama kararı muhtemel olur” ifadelerini kullandı. 

"Niyet parlamentoyu by-pass etmek değil"
Kurtulmuş, OHAL dahilinde 29 Ekim'de çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelere ilişkin muhalefetin eleştirisi ve Meclisin değil sayıldığına karşın eleştirilerle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
"AK Parti hükümeti olarak Mecliste bir reşitlik problemimiz var mı? Hangi yasayı getirsek, Meclisten geçirme imkanımız vardır. Tartışılır, azıcık zaman alır, Türkiye gündemini biraz meşgul eder lakin bir günde değil 3-5 günde, bir haftada çıkar. Muhalefetin engellemesiyle karşılaşırsa azıcık daha süre alır. AK Parti, parlamentoda çoğunluğu itibariyle istediği bir yasayı tümdengelim gücüne sahip olmayan bir iktidar partisi değildir. İstediğimiz her yasayı Meclise getirip, Meclisin iradesine sunarız, ekseriyet AK Parti'dedir, AK Partili milletvekillerinin de çoğunluğu bunu uygun görürse o yasa çıkar. Kanun Hükmünde Kararnamelerdeki bizim esas amacımız etkin, seri ve fiilen sonuç müşteri işler yapmaktır. Kanun Hükmünde Kararnamelerle gündeme getirilen çoğu konu doğrusu alışılagelmiş şartlarda bir ahenk içerisinde yapılamayacak işlerdir. İşte mesela, kamudan bu kadar fazla FETÖ'cü insanın ayıklanması, temizlenmesi. Bunu normal şartlarda zorlama yaparsınız. Türk Silahlı Kuvvetlerinin her yerde yapılanmasına ilişkin kararların alınması, yaparsınız da yine uzun süreler alır. Buradaki amaç parlamentoyu by-pass etmek yok, etkili, seri, sonuç alıcı adımları atabilmektir ve bu istikamette de kararlarımız alıp yürüyoruz. Nihayetinde Türkiye fazla olağanüstü bir süreçten geçiyor, bu mucizevi süreçte bizim zaman kaybetmeden netice herif, tesirli adımlar atmak mecburiyetimiz var."

"MHP ve CHP'nin nasıl konuşma takınacağı manâlı"
Kurtulmuş, bir gazetecinin yeni anayasaya ilişkin çalışmalarla ilgili sorusu üstüne ise, "Türkiye'de tüzük tartışmaları yeni yapılmıyor. AK Parti geçtiğimiz hükümetler vaktinde da yeni anayasayla ilgili araştırmalar yapmış, daha önceki yıllarda da yeni anayasayla ilgili araştırmalar yapmış olan bir siyasi partidir. Burada iki tür yol peşine düşüp takip edilebilir; birincisi fazla ayrıntılı bir tüzük değişiklik teklifi, bu tam manasıyla bir yeni anayasadır, böyle bir hazırlığımız mevcuttur, tamamlanmıştır. Keza acilen gereksinim olan temel meselelerle ilgili daha kuytu kapsamlı bir tüzük hazırlık paketi, bu da hazırlanmıştır. AK Parti'nin önünde iki tane dosyanın, hazırlığın olduğunu tarif etmek isterim. Tüzük deyince tek başımıza bizim gücümüz yetmiyor. Anayasa değişikliğini yapabilmek için diğer partilerin tavırlarının, tarzlarının ne olacağını görmemiz gerekli. Sayın Devlet Bahçeli'nin işin önünü açan, bu tartışmaları bir lahza evvel hızlandırıp sonuçlandırmak niyetini ortaya koyan beyanları açıktır. Dolayısıyla burada MHP ve CHP'nin nasıl tavır takınacağı bizim atacağımız adımların keza kapsamını atamak keza takvimini tahsis etmek bakımından önemlidir" diye konuştu.

"Tek başımıza topa girmeyiz"
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tek başımıza halledemeyeceğimiz bir işi, tek başımıza halledecekmiş gibi topa girmeyiz. Eğer burada bir ittifak, bir konsensüs gerekliyse o konsensüsü ararız, hangi kısıtlar içerisinde bu konsensüse ulaştığımızı biliriz. Bu konsensüse ulaştıktan sonra da takvimi işletmeye başlarız. Bu bir münazara süreci gerektirecektir doğru, bu görüşme süreçleri içerisinde diğer partilerin ne cins hitabe takınacaklarını görmemiz gerekli. Bu tavırlar sonucu 330'u aşacak bir irade ortaya çıktığını gördüğümüz anda ve hangi ayrıntılı tüzük teklifiyle bunun olması mümkünse bunu gündeme getiririz. 330'a varmak için diğer partilerin bu anlamdaki görüşlerini de sonuna kadar dinleriz. Kimin söyleyeceği ne varsa yeni tüzük konusunda veya anayasa değişikliği konusunda onları dinleriz, 367'yi bulsak bile millete gideriz. 330'la 367 arasında olursa zaten mecburen gideriz 330'un altında Parlamentoda çıkarsa o da başımızın üstüne fakat nasıl olursa olsun siyasi bir parti olarak, iktidar partisi olarak 330'un aşağı çıkması muhtemel bir noktaya eğer bu meslek gelirse o adım da herhalde atılmaz. 330'u aştığımızı gördüğümüz anda düğmeye basar adımlarımızı atarız."

"Türkiye gerektiği süre hava desteğini de ÖSO'ya vermeyi sürdürecektir"
"Bakanlar Kurulu toplantısında Genelkurmay Başkanının da bir sunumu laf konusu oldu. Fırat Kalkanı Harekatı'ndan bahsetmiştiniz, 69. gündeyiz. Planlar doğrultusunda devam ediyor dediniz fakat son 8 günden bu yanlamasına TSK'ya yan uçakların havadan takviye vermediğini görüyoruz Genelkurmay Başkanlığının yaptığı açıklamalarda. Suriye rejimi ile ya da Rusya ile bu konuda görüşmeler mi devam ediyor? Bir bezginlik mı var? Yerdeki hava savunma sistemlerinden kaynaklanan bir korkutma mi laf konusu?" soruları üstüne ise Kurtulmuş, "Biz bir taraftan işlem yapıyoruz, bir taraftan diplomasi yapıyoruz. İkisini birden yürütüyoruz. Orada bizim amacımız, DEAŞ'ın ve Türkiye'ye tehdit yaratıcı unsurların o bölgeden temizlenmesidir, saptama edilen bölgeden temizlenmesidir. Türkiye orada başka silahlı güçlerle bir mücadele içerisine girme niyetinde değildir, böyle bir hedefi de yoktur. Hedeflediğimiz şey çerçevesinde adımlarımızı atıyoruz, planlandığı şekilde atıyoruz, arada besbelli olan bazı meseleler ortaya çıkarsa bunu da konuşarak, görüşerek diplomatik olarak aşmaya çalışıyoruz. Bu bütün alanlarda böyle ayrıca Fırat Kalkanı'nda öyledir ayrıca de Musul operasyonu ile ilgili de öyledir. Dolayısıyla Türkiye'nin sahadaki Bağımsızlık Suriye Ordusu'na vermiş olduğu lojistik takviye herhangi diğer bir güçle savaşması için değil, DEAŞ ve PYD unsurları, Türkiye'ye tehdit teşkil eden unsurlara aleyhinde verilen savaşta sağlanacak lojistik destektir. Bu çerçevede operasyonumuz planlandığı gibi devam ediyor, bundan daha sonra da devam edecek. Türkiye gerektiği süre hava desteğini de Serbest Suriye Ordusu'na vermeyi sürdürecektir"

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısının peşinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat’nun üst seviye PKK’lı bir yöneticinin ele geçirilmesi ile ilgili yaptığı açıklamaya karşın soruya Kurtulmuş, “İçişleri Bakanımızın yapmış olduğu açıklamada dile getirdiği kişi ismini ast kamuoyuna açıklamamız olası yok. Önemli bir ad Türkiye'deki PKK operasyonları açısından. Bu kişilerin sorgulamasında ifadesinde çok sayıda bilginin ortaya çıktığını anlıyoruz. Bu bilgiler çerçevesinde güvenlik kuvvetlerimiz de bazı yönlendirmeleri yapacaktır. Neleri söylediğini kamuoyu ile paylaşmak içten olmaz. Kayda Değer bir kişi olduğunu ve çok kilit bilgilere sahip olduğunu paylaşabiliriz. Bu kişinin sorgulaması ile Sayın Kışanak’ın yargılanması arasında hiçbir temas yoktur” cevabını verdi.

Kurtulmuş, 10 bin özel harekatçı ve 5 bin emniyet korucusu alımı ile ilgili işlem hakkında şu bilgileri verdi:
“İçişleri Bakanlığı bu süreci başlatıyor. İhtiyacın karşılanması bakımından en kısa zamanda düğmeye basılacaktır. Keza 10 bin özel harekatçı hem de 5 bin güvenlik korucusu tedarik edilecektir.”
Diyarbakır Belediye Başkanı Gültan Kışanak’ın tutuklanmasının gerisinde Diyarbakır Belediyesine bir kayyumun atanıp atanmayacağı ile ilgili Kurtulmuş, “Şuan da Kışanak ile ilgili devam eden bir işlem var. Tutuklama kararı var. Bu tutuklama kararı çerçevesinde gerekli işlemler yapılır” dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma zarfında Cumhuriyet gazetesi idareci ve yazarlarının da aralarında bulunduğu 16 birey hakkında gözaltı kararı verilmesine ilişkin olarak ise Kurtulmuş, “Cumhuriyet gazetesinin yazan kadrosuna dönük bir işlem yok. Yeni Gün Haber ve Yayın grubuna yani Cumhuriyet gazetesine ve Cumhuriyet gazetesinin ayrıcalık sahibi olan Cumhuriyet Gazetesi Vakfına ilişkin 18.08.2016 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan bir soruşturma var. Bu tüzel kişiliğe çözülmüş olan bir soruşturmadır. 30 Ekim tarihi itibariyle ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı göre arama, el sıralama ve gözaltı kararları verilmiş. İlgili kişiler ile ilgili de bu uygulama bugün itibariyle başlatılmıştır. şu anda devam etmekte olan soruşturması önceden başlatılmış olan bir dosya var. aralıksız bir yasal var. Bu yasal süreci defalarca beraber izleyeceğiz. Bizim siyaset olarak bu süreçle ilgili şöyle ya da böyle olsun biçiminde bir şey söylememiz muhtemel de değil doğru da değil. En kısa zamanda sürecin sonucunu her zaman beraber göreceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
Hükümetin idam ile ilgili bir çalışmasının şuan için olmadığını belirten Kurtulmuş, konuya ilişkin şu bilgileri verdi:
“İdam tartışması, sadece Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği için gündeme gelmiş bir konu değildir. Siyaseten özellikle 15 Temmuz akşamından daha sonra 246 şehidimizin olduğu karanlık bir geceden bir darbe teşebbüsünden bir kalkışmadan bahsediyoruz. Nereye gidersek gidelim milletimizin büyük çoğunluğu idamdan bahsediyor. Dolayısıyla siyaset, demokratik bir siyaset kamuoyunun tercihlerini değil sayarak yol alamaz. Sayın Cumhurbaşkanımız da halk oyuyla seçilmiş bir cumhurbaşkanı olarak, halkın bu taleplerini dile getirerek gündeme taşımıştır. Eğer parlamento bu işi hallederse, böyle bir karar getirirse ben bekletmeden onaylarım demiştir. Hemen biz de AK Parti olarak bütün bunları kendi aramızda değerlendiriyoruz fakat herhangi bir şekilde idam kararının getirilmesi ya da herhangi bir Tüzük değişikliğini yapacak güce tek başımıza sahip değiliz. Bu parlamentonun vereceği bir karardır. Bu konuyu eğer parlamento gündemine taşır ve burada kayda değer bir şekilde idam kararı istikametinde bir sonuç kanaati ortaya çıkarsa adım atılır. Netice itibariyle bir toplumsal istek var. Az Önce siyasetin değerlendirmesine bu konu şuan da girmiş değildir. Siyaset toplumdaki bu talepleri yok sayarak yol alamaz. Dünyanın çoğu ülkesinde idam cezalarının olduğunu biliyoruz. Batı ülkelerinde de doğu ülkelerinde de birçok ülkede idam cezalarının olduğunu biliyoruz. Bu nihayetinde kamuoyunun talebidir. Parlamentonun buna vereceği cevap, parlamentonun yaklaşımı ve sonunda parlamentoda alınacak kararla ilgili bir konudur.” 

Derya Babasız - İlker Turak
 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

10 bin özel harekat polisi alınacak

10 bin özel harekat polisi alınacak

Başvuranlar arasında fiziki tatminkarlık ve görüşme sınavı yapılacak. Polis Akademisi internet sitesinden yapılacak online başvurular 02 Kasım tarihinde başlayacak. Adaylardan istenilecek belgeler ve rağbette şartlar uygulama tarihinden önce benzer siteden açıklanacak. 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Fenerbahçeden çok sert açıklama!

Fenerbahçeden çok sert açıklama!

Sarı-lacivertli kulübün internet sitesinden yapılan açıklamada, "Taraflı hakem yönetimlerinden ötürü tarihte bir başlangıçta son lig maçında şampiyonluklar kaybeden, kötü hakem yönetimlerinden en çok nasibini almış kulüplerden biri olarak, dün 5-0 kazanmış olduğumuz karşılaşmayla ilgili yapılan hakem yorumları son derece maksatlı ve sıra dışıdır" ifadelerine yer verildi.
Fenerbahçe'den yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:

"Dün oynanan Fenerbahçe - Kardemir Karabükspor karşılaşmasının ardındaki, bilhassa yazılmış ve görsel basında, müsabakanın hakemi Fırat Aydınus’un yönetimiyle ilgili, son derece kenarlı ve seziş dizaynına yönelik bazı yorumlar ve karşılaştırmalar yer almaktadır. Yapılan tüm yorumların ön kabulü, müsabaka hakeminin oyun kurallarını uyguladığı, majör hata yapmadığı yönünde ise de yorumların devamında müsabaka hakeminin müsabakanın sonucuna etki eden bir idare gösterdiği biçiminde önceki kabul ile taban tabana ters bir sonuç açıklama şeklinin benimsendiği görülmektedir.

Kenarlı hakem yönetimlerinden ötürü tarihte bir ilk olarak son lig maçında şampiyonluklar kaybeden, fena hakem yönetimlerinden en çok nasibini almış kulüplerden biri olarak, dün 5-0 kazanmış olduğumuz karşılaşmayla ilgili yapılan hakem yorumları son derece maksatlı ve sıra dışıdır. Objektif yorumlara saygımız sonsuzdur. Fakat bu yorum sahiplerinin büyük bölümünün, Fenerbahçe futbol takımının lig şampiyonluğu yarışına dönmesinden rahatsız olduğu anlaşılmaktadır. Bu yorumcuların bir bölümünün ise Fenerbahçe’nin lig şampiyonluğu yarışında olmaması ile mevcut yönetimin değişeceği beklentisinde olanlardan oluştuğu görülmektedir. Nihayet bir birim yorum sahipleri ise ezeli Fenerbahçe düşmanlığı yapanlardır.

Yıllardır sahamızda ve deplasmanda oynadığımız karşılaşmalarda, aleyhimizde gelişen hakem yönetimleri bütün futbol kamuoyunun hafızalarındayken, iyi bir oyun, haklı bir penaltı ve 5 golle kazandığımız bir maç az önce bitmemişken başlayan seziş yönetimlerinin, bundan sonraki haftaların hakem atamaları ve hakem yönetimleri hususunda TFF, MHK ve hakemleri psikolojik zorlama altına alma hedefi taşıdığına inanmaktayız. TFF, MHK ve hakemlerimizin, bu oyunu göreceğine ve bu art niyetli kesimlerin psikolojik baskısına boyun eğmeyeceklerine inanıyoruz.

Bahse konu kişilerin, kamuoyunu yalanlarla aldatan argümanlarının yeni manipülatif dayanakları ise, “Fenerbahçe’nin yarışta tutulmak istenmesi” gibi akli melekeleri uygun olan birinin asla kullanmayacağı bir metafordur. Hayal ve fantezi gücü geniş olan bu kişiler, gerçekten bu şekilde Fenerbahçe’yi durdurmak istemektedirler. Maksatlı yorumlarının, ahlak ve iffet yükümlülüğünün aşağı ezilecek bu insanların bahse konu yorumları, Fenerbahçe’nin muhtemel başarılarını engelleme, Fenerbahçe’yi yarış dışına itme amacı taşımaktadır.

Fenerbahçe Futbol Takımı’nın yükselişe geçmesinden hastalık duyan ve laf konusu Fenerbahçe olduğunda edep sınırlarını her defasında zorlayan bazı yorumcuların, Fenerbahçe kazandığında yaşadıkları hezeyanın bu haftaki kurbanı, Fırat Aydınus’un futbol kurallarına uygun verdiği kararlar olmuştur. Bunun en esas sebebi ise, Fenerbahçe’nin maçı kazanmış olmasıdır. Oyun kurallarının uygulanmasını değil, uygulanmamasını sorun etmesi gereken bu şahısların kimler olduğu bu vesile ile bütün kamuoyu tarafından da görülmüştür.

Yeniden belirtmek isteriz ancak, gerek ulu devletimizin ilgili makamları, gerekse RTÜK ve adli makamların yapması gereken, eleştiri sınırlarını aşan her türlü yayına zorunlu müdahaleyi bedensel ve manevi bir biçimde yapması, toplumun kuvvet katsayısını arttıran her türlü yayının hemen yayından kaldırılmasıdır. TFF, MHK ve Türk hakemlerinden beklentimiz kulübümüz üzerinde yapılan bu kavrama operasyonuna karşı direnmeleri, oyun kurallarını korkusuzca uygulamaları, art niyetli yorumcuları memnun etme etmek adına kuralları uygulamaktan, dürüst bildikleri yoldan yürümekten katiyen vazgeçmemeleridir." 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Ünlü oyuncunun liseli hali görenleri şaşırtıyor!

Ünlü oyuncunun liseli hali görenleri şaşırtıyor!

Ekranların en uzun soluklu dizilerinden biri olan Kurtlar Vadisi'nin başrol oyuncularından Necati Muhakkak'ın liseli yıllarına ait fotoğrafı gün yüzüne çıktı. 

Türkiye'nin en uzun soluklu dizileri arasına giren Kurtlar Vadisi'nin baş rol oyuncusu Necati Şaşmaz’ın lise yıllarında çektirdiği siyah takım elbiseli fotoğrafını görenler meşhur oyuncuyu tanımakta zorluk çekti.  

Eren Ayhan

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

353 yıllık Yeni Camide en kapsamlı restorasyon

353 yıllık Yeni Camide en kapsamlı restorasyon

1597 yılında inşaatına başlanıp 1663 yılından itibaren ibadete açık olan Eminönü Yeni Cami’de minareden kubbeye, çini işçiliğinden mermerlere değin çoğu kalem işi ve çalışmalar 2018 yılının Haziran ayında adamakıllı bitecek. Yeni Cami, 353 yıllık tarihindeki en kapsamlı restorasyonu geçirirken, cami restorasyon çalışmalarında ibadete açık tutuluyor. Restorasyon hakkında data veren İstanbul Vakıflar 1. Alan Müdürü Mürsel Sarı, “Restorasyonunu yaptığımız Eminönü Yeni Cami 1597'de inşaatına başlanıp 1663 yılında inşaatı işlenmiş bir cami. Dolayısıyla böyle yapılar zaman içinde dış etkenlerden zararlar görebilmekte. Hakeza içerideki çini ve kalem işlerinde vakit içerisinde oluşan hasarları onarmak gerekiyor. Üst kubbede de açılmalar olabiliyor, biz bunları gözlemliyoruz. Biz de bu kayıtlı eserleri projelendirerek yenileme programına alıyoruz. Anıtlar kurulundan da onaylama alındıktan sonra ihale sürecine geçiliyor. Yeni Cami uzun zamandır böyle kapsamlı restorasyon görmemişti. Geçtiğimiz yılın mart ayında çalışmalara başladık” ifadelerini kullandı.

“16. yüzyıl’a ait çok önemli çiniler bulunuyor”
Cami içinde 16. yüzyıla ait fazla sayıda eser bulunduğunu gösteren Mürsel Sarı, “Minarelerin şerefe altlarındaki taşlarda, dış yüzeyde ve kurşunlarda kayıp var mı diye kayıp tespiti yapılıp benzer şekilde aslına uygun biçimde incelemeler yapılıyor. İstanbul’a silüet kazandıran deniz kıyısında bir cami olduğu için zaman içerisinde taşlarda da aşınmalar olabiliyor. Biz bunları çürütme yöntemiyle tekrardan küfeki taşı ile yenileme yapıyoruz. Mikro kumlama yöntemiyle sisten, egzoz dumanından oluşmuş kiri de temizleyecek incelemeler yapıyoruz. Hem içeride 16. yüzyıla ait çok kayda değer çiniler bulunuyor. Çinilerin herkes tek tek elden geçirilecek, eğer altlarında boşalmalar varsa sağlamlaştırılacak. Son olarak misket yüzeylerde de temizlikler yapılacak” biçiminde konuştu.

“İbadet engellenmeden restorasyon devam edecek”
Araştırmalar için 8 milyon 450 bin lira civarı bir bütçenin öngörüldüğünü söyleyen Sarı, “Zeminle kubbe yüksekliği fazla pozitif olduğu için zeminden 5 metre yüksekliğinde bir platform kuruyoruz. Araştırmalar da bitmek üzere. 15 gün içerisinde bu kısmı ibadete açacağız. İbadet engellenmeden restorasyon devam edecek. Eğer çalışmalar sırasında o döneme ait daha orijinal eserler bulursak bunları projelendirip kuruldan gerekli onayları alıp ihya etme yönüne gideceğiz. Yaklaşık 800 jurnal bir süremiz var. 2018 Haziran sonuna da yenilenen yüzüyle camimiz hazır olacak. Bunlar fazla kayda değer eserler dedik, bu alanlarda üniversitede alanında uzman bilim heyetlerimiz var. Buradaki her aşamayı hocalarımızın gözleminde ve yönlendirmesiyle gerçekleştiriyoruz. Dolayısıyla bilimsel bir egzersiz yürütülmekte. Bütçe için de çalışmalar namına takriben 8 milyon 450 bin liralık bir rakam öngörüldü” dedi. 

Harun Basat - Serdal Altıntepe

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Bir annenin yürek yakan feryadı

Bir annenin yürek yakan feryadı

Kendisine taziyeye gelen oğlunun sınıf arkadaşlarını evinin önünde konuk eden acılı kadın, "oğlumun kokusu sinmiştir" diyerek sıra arkadaşına sarıldı. Katil zanlısının olaydan daha sonra sosyal medya hesabında, "birincil atışımı gerçekleştirdim" diye yazdığı ortaya çıktı.

Edinilen bilgiye göre Osmangazi İlçesi Küçükbalıklı Mahallesin’nde meydana gelen olayda, babasıyla birlikte pazardan dönen 15 yaşındaki lise öğrencisi Doğukan Avcı, marketten çıkıp okul arkadaşı Mustafa Paşa(14) ile birlikte evlerine 100 metre mesafedeki kahvehaneye neskafe içmeye gitti. İki dost kahvehanenin önünde kahvelerini yudumlarken oradan geçen bir kişi elindeki çuvalın içinden çıkardığı pompalı tüfek ile kahvehaneye doğru ateş edip kaçtı. Tüfekten meydana çıkan saçmalar o sırada sandalyede ve sırtı dönük olarak oturan Doğukan’ın sırtına, ayakta duran Mustafa’nın ise diz kapaklarına isabet etti. Ağır yaralı halde hastaneye kaldırılan gençlerden Doğukan Avcı hayatını kaybetti.

"Tv'de haber edinmek için yapmış"
Olayın peşinde kaçan zanlının peşinden koşan mahalleli şahsı yakalayamadı. Evinde gizlendiği öğrenilen 27 yaşındaki agresif Sezai İnanç’ın olayı gerçekleştirdikten sonra eve gelip sosyal ağ hesabından “Birincil atışımı gerçekleştirdim” şeklinde mesaj paylaştığı, bunun üzerine şahsın yakınlarının polisi arayarak ihbarda bulunduğu öğrenildi. Polis tarafından evine yapılan operasyonla gözaltına alınan Sezai İnanç’ın birincil ifadesinde ana hedefinin aynı mahalledeki bir hemşehri derneği olduğu, televizyonlarda haber elde etmek istediği için burayı kana bulamak istediğini, tüfeği sınamak için yolda kahvehaneye alev etiğini, 2 kişinin vurulmasının arkasından vatandaşlardan bazılarının üzerine dürüst koşmasıyla korkup kaçtığını söylediği öğrenildi.

"Oğlumun kokusu sana sinmiştir"
Gönül ve Mustafa Avcı çiftinin en ufak çocukları olan Doğukan Avcı’nın okulunda ve evinde de yas vardı. Lise öğrencisi gencin derslik arkadaşları Avcı'nın ailesine taziye ziyaretinde bulunup olayın meydana geldiği kahvehanenin önüne de kırmızı karanfil bıraktılar.

Acılı anne Gönül Avcı oğlunun derslik arkadaşlarını evinin önünde ağırladı. üzgün anne oğlunun sınıf arkadaşlarına tek tek sarılıp helallik istedi. Bir ara oğlunun sıra arkadaşının kim olduğunu soran acılı bayan, sıra arkadaşı Ertuğrul Ertem’inde orada olması üzerine "oğlumun kokusu sana sinmiştir, ne olur bir sarılayım" diyerek gözyaşı döktü. İşten gelip yatıp uyuduğunu oğlunu yalnızca 2 saat görebildiğini anlatan Gönül Avcı, “Şaka gibi, inanamıyorum. 2 gecedir eve gelmiyor benim çocuğum. Yatağı bomboş, kitaplarını seviyorum, defterlerindeki yazdığı yazıları seviyorum. Ben bittim ama ayakta duracağım. Benim oğlum cennetin kapısında beni bekleyecek annesini bekleyecek” diye konuştu.

"Sınıf arkadaşları idam istedi"
Talihsiz gencin sınıf arkadaşları ise daima birlikte idam cezasının en kısa zamanda çıkarılmasını istedi.
Sıra arkadaşı Ertuğrul Ertem, “Okuldan çıkarken eve gidip kıyafetlerini çıkaracağını ve dışında çıkacağını söylemişti. bir daha karşılaşmak nasip olmadı" dedi.

öte taraftan İnternetten bu nesil silahların kayıt altına alınmadan rahatlıkla satın alınabilmesine tepki belirten liseli gençler, devletin bu konuya biran önce el atıp yoklama altına alması gerektiğini söylediler. Gençler, "Bir canı alabilmek bu dek kolaysa, ölüm cezası da bir an önce getirilsin. Bizim isteğimiz bu. Acımız büyük başkasının da canı yanmasın” dedi.

Baba Mustafa Avcı ise “Söylenecek bir şey değil. Kelimelerin tükendiği. Ben gencecik evladımı kaybettim Allah başkasının başına vermesin” dedi. Ateşli silahların internetten kolaylıkla satın alınabilmesine de tepki belirten acılı baba, “İnternetten her türlü şey satılıyor, adamın biri gelip silah satın alıyor, gencecik evladımı alıp götürüyor. İdam edilsin idam istiyorum” diye konuştu.

Öğrencilerin karanfil bıraktığı kahvehanenin işletmecisi Sezgin Yıldız ise olayın arkasından olaydan sonradan kahvehaneden oturan birkaç kişi ile birlikte saldırganın gerisinde koştuklarını ama yakalayamadıklarını anlattı.
öte taraftan, zanlının 6 ay önce cezaevinden terhis edildiği, taciz olayına karıştığı için yargılamasının sürdüğü öğrenildi.  

Uğur Uslubaş

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Kayyum atanan belediyeden çöp seferberliği

Kayyum atanan belediyeden çöp seferberliği

Kayyum atanan Sur İlçe Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi Benzeşen Başkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı’nın gözaltına alınması ve tutuklanmasının öteki merkez ilçe belediyelerince protesto edilmesi ve kentte çöplerin toplanmaması sebebiyle seferberlik başlattı. Belediye, kayyum atanan Vali Yardımcısı Bilal Özkan’ın talimatıyla, dün gece kendi sorumluluk alanında bulunmayan Yenişehir ilçesindeki çöpleri toplayarak, ilçeyi çöp birikintilerinden kurtardı.

“İşçilerimiz 24 saat çalıştı”
Vali Yardımcısı Özkan, Sur Belediyesi’nin hem ilçe merkezinde ayrıca de dış mahallelerinde bulunan toplam 100 mahallede temizlik çalışmalarının devam ettiğini belirterek, “Geldiğimiz günden beri vatandaşın pak bir çevreden kullanma hakkını göz önünde bulundurarak temizliği aksatmadan yürüttük. Hem Bağlar, Kayapınar ve Yenişehir belediyeleri tarafından 3 gündür çöpler toplanmıyordu. Biz elimizdeki kısıtlı imkanlarla Yenişehir Belediyesi’nin sorumluluk alanına giren ve kentin merkezi olan Büro, Gevran ve Aliemiri caddelerinde dün geceden itibaren sabaha değin temizlik çalışması sürdürdük. Diyarbakır halkının daha temiz bir çevrede yaşaması namına çalışmalarımızı sürekli olarak sürdürüyoruz. Bu çalışmalarda takriben 50 personelimiz atama aldı.10 damperli kamyon, 4 kepçe ve 2 sıkıştırmalı çöp kamyonuyla birlikte etkinlikler sabaha dek sürdü. Fedakar bir şekilde 24 saat çalışan işçilere teşekkür ediyorum” dedi.

“İddialar, vatandaşların aklını karıştırmak için”
Özkan, bir takım sosyal ağ hesaplarında çöplerin valilik kadar toplatılmasına izin verilmediğine ilişkin iddialara ise şu yanıtı verdi:
“Bu, terör örgütüne dayalı güçlerin defalarca yapmış olduğu kara propagandalardan biri. Eğer devlet çöplerin toplanmasını istemese devlet göre atanan belediye başkanları öteki belediyelerin yükümlülük alanında olan çöplerini niçin toplansın. Bunların böylece yalan olduğu ortaya çıktı. Tam tersine biz Türkiye Cumhuriyeti olarak bütün vatandaşlarımıza eşdeğer olarak görüyoruz. Pak bir çevreden faydalanma haklarından nedeniyle fedakar bir şekilde çalışıyoruz. Bu iddialar vatandaşların aklını karıştırmak içindir.”
 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Doğuda kar, Batıda bahar

Doğuda kar, Batıda bahar

Ardahan’ın Posof ilçesi Ilgar Dağı mevkisi ile Ardahan Şavşat arasında yer alan 2640 rakımlı Sahara geçidinde kar yağışı etkin oldu. 

Kar yağışı sonrası Karayolları ekipleri, yollardaki önlemlerini arttırdı. Karayolları ekipleri, yollarda kar küreme çalışmalarını aralıksız sürdürürken, TIR’ların yanı sıra fazla sayıda araç sürücüsü Sahara geçidinden geçerken baskı anlar yaşıyor.

Erzurum’da yüksek kesimlerde kar yağışı yüzünü gösterirken dağların zirve noktaları beyaz örtüyle kaplanmaya başladı. 

Doğu Anadolu Bölgesi'nde bugün kar yağışı ve yağmurun etkin olması bekleniyor. Meteoroloji 12. Alan Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, bölge genelinde bugün havanın parçalı ve fazla bulutlu, öğle saatlerinden itibaren aralıklı yağmur ve sağanak yağmurlu geçeceği varsayım ediliyor.
Yağışın akşam saatlerinden daha sonra Erzurum, Kars, Ardahan, Ağrı il ve çevrelerinde yağmur, karla karmakarışık yağmur ve kar biçiminde, gece saatlerinden itibaren Ağrı ve çevresinde yağışın adaleli olması bekleniyor. Rüzgarın orta kuvvette esmesi öngörülen bölgede, hava sıcaklıklarının 2 ila 4 derece azalacağı varsayım ediliyor. 

Gece en az hava sıcaklığı Kars'ta sıfırın aşağı 1, Ardahan'da 0, Erzurum'da 4, Ağrı ve Erzincan'da 6, Iğdır'da 7 derece ölçüldü. Günün en yüksek sıcaklığının ise Ardahan'da 7, Erzurum ve Kars'ta 10, Sancı'da 12, Iğdır ve Erzincan'da 15, Tunceli'de 16 derece olması bekleniyor. 

BOLU

Türkiye’nin önde gelen kayak merkezilerinden Kartalkaya sabah saatlerinden itibaren yağan kar ardından beyaza büründü. 

Bolu’nun yüksek kesimlerine sabahtan saatlerinde başlayan kar yağışı sonrasında kayak merkezi Kartalkaya’da kar kalınlığı 10 santimetreye ulaştı. Kartalkaya dışarı giden araçlar yolda zincir takmak zorunda kaldı. Turizmciler erken gelen kar sebebiyle sevinç yaşarken, kar yağışının hafta her tarafında aralıklarla devam edeceği ifade edildi.

ANTALYA 

Antalya'da ise ekim ayının sonunda sıcak havayı fırsat bilen yerli ve tanıdık olmayan turistler, sahillere yönelerek hoş havanın ve denizin keyfini çıkarıyor. 

Hava sıcaklığının 24 derece olduğu Antalya'da deniz suyu sıcaklığı ise 26 derece. Havayı fırsat bilen vatandaşlar, haftabaşı olmasına karşın dünyaca ünlü Konyaaltı sahiline gelerek hem denizin keyfini çıkardılar ayrıca de piknik yapıp hoş havayı değerlendirdiler. 

Azeri arkadaşıyla birlikte Antalya’ya ilk kez geldiklerini söyleyen Erkan Çelebi, “Deniz süper. Biz tatile geldik bir haftalığına. Azeri arkadaşım birincil kere geliyor Türkiye’ye. O da fazla hoşnut. Hava sıcak, bulutlu fakat yine de hoş” diye konuştu. 

Güzel havayı fırsat haberdar olan bir takım vatandaşların da sahilde aileleriyle birlikte piknik yapıp eğlendiği gözlendi. 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Canlı yayın kazası 9/8i durduramadı

Canlı yayın kazası 9/8i durduramadı

Bir bölgesel televizyonun İstanbul’da bulunan stüdyolarında yayınlanan müzik ve davet programında yaşanan canlı yayın kazası, ilginç görüntülere sahne oldu. ‘Recep Dural ile Trakya Havası’ isimli canlı yayın programında, lokal bir sanatçının seslendirdiği Rumeli türküsünde, orkestra aralarında yer alan piyanistin orgu, bir anda yere düştü. Trakyalı piyanistin canlı yayında oldukları için yere düşen orgunda şarkıyı çalmaya devam etme refleksi, komik ve eğlenceli anlara sahne oldu.

"Piyanist Muhammed çalmaya devam etti, biz de oynamaya"

Program yapımcısı ve sunucusu Recep Dural, 8 yıldır programlarını canlı olarak gerçekleştirdiklerini ve ilk olarak böyle bir naklen yayın kazasına tanık olduğunu belirterek, "Bizim programımızda, çoğunlukla bölgesel müzik yapan amatör sanatçılarımızı misafir alıp onlarla birlikte doğal ve dostça bir şekilde program yapmak fakat bu program fazla doğal oldu. Kırklarelili piyanistimiz Muhammed Doğan’ın orgunun düşmesi ile birlikte yerde orgunu çalmaya devam etmesi ve orada bizim önce bir heyecana paniğe kapılmamız arkasından da gülümseme ederek, eğlenmeye, oynamaya devam etmemiz. Çünkü piyanist Muhammed hiç panik yaşamadı, yerde devam etti çalmaya, bizler de onunla birlikte oynamaya devam ettik. Herhangi bir canlı yayında yaşamamıştık bunu birincil, oldu. acilen da sosyal medya sitelerinde videomuz tıklanma rekorları kırıyor. Hakikaten fazla ilginç bir an oldu. Trakya insanının samimiyeti, doğallığı bir defa daha bu programda ortaya çıkmış oldu" dedi.

"Mesleğine aşk böyle olur"

Programı canlı izleyen izleyicilerden Bahri Dinar ise "Canlı izlerken gördük ama şu anda sosyal sitelere de düştü ve tekrar tekrar kez izliyoruz. Bir insan gerçekte mesleğine aşık bir insanın o orgunun yere düşüşünde dahi hiç konsantrasyonunu bozmadan oturup çalmaya başlaması çok daha ilginçti. Kardeşimizi kutluyoruz" ifadelerini kullandı. 

Koray Ustabaşı
EDİRNE 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Evlerine ulaşmak için ölümü göze alıyorlar

Evlerine ulaşmak için ölümü göze alıyorlar

Rize’nin Muradiye Beldesi’ndeki ulaşım sorunu, yaşlı iki kadının evlerine varmak için ölümü göze almalarına niçin oluyor. Beldeye yakın bir mahallede ikamet eden Beceri Yıldırım (67) ve Yüksek Fırtına (62) aynı evde Yılmaz Şimşek’ın (70) eşleri olarak yaşıyorlar. Yıldırım Ailesi'nin yaşadığı konut otomobil yoluna yaklaşık 700 metre mesafede tepede olan bir yamaçta bulunuyor. Eve ulaşan patika yol vadinin içerisinden, ormanlık araziden ve akarsu bahçelerinin geçiyor. Beceri Yıldırım ve Yüksel Fırtına isimli kumalların ikisi de geçirdiği değişik afiyet sorunlarından nedeniyle koltuk değneklerine bağlı olarak yaşamlarını sürdürüyor. 

Ihtiyar kadınlar takriben 9 yıldır patika yolu kullanamadıkları için evlerine vadinin 70 metre üzerinden geçen 250 metre uzunluğundaki ilkel teleferiği kullanıyor. Hiç bir güvenlik sistemi bulunmayan teleferiği uygulamak zorunda olan kadınlar evlerine ulaşmak için her defasında ölüm riskini göze alıyor.

Bir kez ölüm tehlikesi geçirdiler
Beceri Şimşek (67) yaptığı açıklamada, bir kere kabini taşıyan çelik telin kesilmesi sonucu vefat tehlikesi yaşadıklarını belirterek, “Bizim yerimiz burası. Başka yerimiz değil ama gidelim. Yolumuz yok fakat bunu bir daha kullanmayalım. Ayaklarımdan rahatsızım. Merdiven inip çıkmam bile yasak. Ayaklarımdan iki kere de ameliyat oldum. Koltuk değnekleri ile yürüyorum. Patikayı kullanamadığım için kesintisiz evime bu teleferik ile gidip geliyorum. Binerken korkuyorum fakat binmek zorundayım. Birkaç defa risk geçirdik. Bir kez tel kesildi. Komşularımız arazilerinden yol geçirmemize izin vermedikleri için kapımıza yol alamıyoruz. Yetkililerden yol yapmamız ya da daha güvenilir bir teleferik kurabilmemiz için takviye istiyoruz” dedi.

Gözlerini kapatıp dua okuyor
Yüksel Kasırga ise yaptığı açıklamada, teleferiğe bindiğinde gözlerini kapatıp dua okuduğunu ifade ederek “Belediye sınırları içerisindeyiz. Fakat yol alabilmemiz için komşularımızın izin vermesi gerekiyor. Bunu da yapamadık. Hangi kapıyı çaldıysak takviye göremedik. Eve giden yolu kullanamıyoruz. İkimizde sakatız. Teleferiği uygulamak zorundayız. Ben binmeye çok korkuyorum. Ama biçare olduğum için gözlerimi kapatarak dua okuyarak inip çıkıyorum” diye konuştu. 

Göktürk Fırat

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Beton mikserine kafası sıkışan işçinin ölüm kalım mücadelesi

Beton mikserine kafası sıkışan işçinin ölüm kalım mücadelesi

Olay, merkez Selçuklu ilçesi Aydınlıkevler Mahallesi Tahran Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye takriben, inşaatta emekçi olarak çalışan Halil Deresal’ın (36) başını çalışır haldeki beton mikserine sıkıştığı görebilen vatandaşlar durumu hemen inşaatta çalışan işçilere haber verdi. İnşaattaki işçilerin müdahale etmesi sonucu çalışan beton mikseri durduruldu. Acılar içinde kalan Halil Deresal'ı iş arkadaşları ve çevredeki vatandaşlar kurtarmak için seferber oldu. Demir çubukla Halil Deresal'ın kafasını sıkıştığı yerden çıkarmaya çalışan işçiler ve vatandaşlar netice alamayınca hiciv makinesiyle sıkıştığı yeri kesmeye çalıştı. Kurtarma çalışmalarının sürdüğü sırada beton mikseri üstünde bulunan bir kişinin, kafası sıkışan Halil Deresal'i “Bir şey değil, iyisin” diyerek sakinleştirmeye çalıştı. İhbarı alarak olay yerine gelen itfaiye ekiplerinin de müdahalesiyle Halil Deresal, uzun uğraşlar sonunda sıkıştığı yerden kurtarıldı.

Yüzündeki kemiklerde kırıklar oluştu
Talihsiz emekçi daha sonra ambulansla Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılarak çare altındı. Yaşamsal tehlikesi bulunmayan Deresal’ın kulağında kesik, yüzündeki kemiklerde de kırık olduğu öğrenildi. Kulağına üç dikiş atıldığı öğrenilen Halil Deresal'ın yüzündeki kırıklar için ameliyata alınacağı belirtildi.
İşçinin kurtarılma anı ise, bir yurttaş göre cep telefonuyla kaydedildi. Görüntülerde kafası beton mikserine sıkışan işçi için çevredeki vatandaşlar ve meslek arkadaşları seferber oluyor. Önce demirle daha sonra hiciv makinesi kullanılarak işçi kurtarılmak isteniyor. Durum yerine gelen itfaiye ekiplerinin de yardımıyla görüntülerde bulunmayan kısımda şanssız emekçi kurtarılarak ambulansla hastaneye kaldırılıyor

Selman Ayas 

 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Yüksekovada çatışma: 3 şehit

Yüksekovada çatışma: 3 şehit

Alınan bilgilere göre, Yüksekova’nın Dağlıca bölgesindeki Hisar Dağında emniyet güçleri ile PKK’lı teröristler aralarında çatışma çıktı. Çatışmada 3 asker şehit olurken, 1 asker ise yaralandı. sürekli operasyonda ise 6 teröristin etkisiz ülkü getirildiği belirtildi.
 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Camide telefonunu şarj etti, helallik isteyen not ve 1 lira bıraktı

Camide telefonunu şarj etti, helallik isteyen not ve 1 lira bıraktı

Zonguldak’taki Hz. Ali Camii’nde tayin yapan Yasir Demir, dün akşam namazını kıldırmak için geldiği mihrapta acayip bir anekdot ile karşılaştı. “İmam bey amca, telefonumu 5 dakika çok miktar ettim. Helal et, bağış say” yazılı not bulan Demir, duygu dolu anlar yaşadı.

Şaşkınlığını gizleyemeyen Demir, notu bırakan kişiyi yeniden camiye ziyafet etti. Demir, “Dün akşam ezanı okunduktan sonra namazı kıldırmaya geldik. Bütün mihraba geçerken bir anekdot buldum. Notta ise ‘imam bey amca, telefonumu 5 dakika gibi bir zaman yük ettim. Hakkını helal et, bağış say’ yazılmış not bırakılmış. Fazla duygulandım. Böyle olaylara pek nadir rastlanır. Adalet, hukuk bunlar fazla manâlı şeyler. Bu devirde böyle şeylerin olması bizim nasıl bir gençliğe sahip olduğumuzu gösteriyor. Allah hepsinden razı olsun. Ilk kere böyle bir şeyle karşılaştım. Çok heyecanlandım, çok duygulandım. Ola Ki cümbür cemaat için basit gelebilir. O çocuğumuzun harama, helale, hakka, hukuka nasıl dikkat ettiğinin bir göstergesidir” diye konuştu.

Demir, yazılmış notu bırakan kişiyi camiye davet ederek “Kendisini yine camiye bekliyoruz” diye konuştu. 

Sertaç Özdemir

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Yabancıların kredi kartlarını kopyalayıp Türkiyede sattı

Yabancıların kredi kartlarını kopyalayıp Türkiyede sattı

Edinilen bilgiye göre, Avrupa ülkelerinde kredi kartı kopyalayan ve Türkiye'de bunu 300 ile 500 lira arasında satan İlhan Ç., 27 yıl 7 ay 4 gün hapis cezası aldı. Cezanın kesinleşmesinin ardındaki İlhan Ç. hakkında yakalama kararı çıktı.
Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne emrindeki İnfaz Ofis Amirliği ekipleri, İlhan Ç.'nin Seyhan ilçesi, Döşeme Mahallesi'ndeki bir evde olduğunu belirledi. İlhan Ç. eve gelen polisi görür görmez kapıyı kilitleyip açmadı.
Polislerin, çelik yeleklerini giyerek operasyona hazırlandığını görebilen İlhan Ç. takriben 30 dakikalık röportaj sonrasında ikna edildi. Üzerinden kimlik çıkmayan İlhan Ç., yapılan parmak izi taramasının arkasında 27 sene 7 ay 4 günlük hapis cezasını çekmek üzere cezaevine teslim edildi.

Fatih Keçe
 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Cumhurbaşkanını eleştiren CHPli vekile muhtarlardan tepki

Cumhurbaşkanını eleştiren CHPli vekile muhtarlardan tepki

Kdz. Ereğli Muhtarlar Derneği göre Muhtar Günü nedeniyle ilçedeki bir otelde yemek yemek düzenlendi. Geceye, AK Parti Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu, CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Sakin, Ormanlı Belediye Başkanı Bayram Başol ile siyasi parti ilçe başkanları ve ilçede görev yapan 100’e yakın muhtar katıldı. Gecede CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş’ın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirmesi muhtarların tepkisine niçin oldu. CHP Milletvekili Demirtaş, muhtarlarla iktidar milletvekilleri değin bir araya gelemediklerini belirterek, “zaman zaman sizlerle görüşsek de iktidar kadar sizlerle birlikte olamıyoruz. O nedenle ben Türkiye’nin de içinde bulunduğu durumu göz önünde tutarak, özellikle güvenli olmayan noktalara doğru sürüklendiğini gördüğümden nedeniyle sizlere siyasi gelişmeler konusunda bazı fikirlerimiz anlatmak istiyorum” dedi.

15 Temmuz darbe girişiminin niçin değil sonuç olduğunu dile getiren Demirtaş, darbenin iktidarın 14 yıllık yanlışlarının bir faturası olduğunu ileri sürdü. 93 yıllık cumhuriyet tarihinde böyle bir dönemin yaşanmadığını iddia eden Demirtaş “Fakat maalesef birlik ve bütünlüğe o kadar ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde, iktidarın Cumhuriyet’in, demokrasinin, parlamentonun, kuvvetler ayrılığının, bağımsız ve tarafsız yargının değerini ve önemini halen anlayamadığını, hala toplumu geren, ayrıştıran, bölen, politikaların ve halen aynı hataları yapmaya devam ettiğini ibretle görmekteyiz. Saraylarda yapılan adli yıl açılış törenleri bize tarafından, 2016 Türkiye’sine demokrasinin geldiği nokta itibariyle hiç yakışmamaktadır. Bakın, Türkiye’de saraylardan yönetilmeyi 93 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde tarihe gömmüştür. Türkiye’yi 100 sene öncesine geri götürerek, saraylardan tek adamla yönetilen bir ülke olmamalıdır” dedi.

Demirtaş’ın bu sözlerine tepki belirten bir birey “Beyefendi siz burada parti grup toplantısında mı konuşuyorsunuz? Yahut muhtarlar günü mü burası” diye sordu. Tepkisini sürdüren vatandaş “Parti rozeti değil diyorsunuz, siyaset yapıyorsunuz burada. Hayır, git partinin grup toplantısında konuş bunları. Beyefendi burası siyaset günü yok. Muhtarlar parti rozeti taşımaz diyorsunuz, bal gibi siyaset yapıyorsunuz. Saygı gösterin bu millete. Resmen hakaret ediyorsunuz” diyerek tepkisini sürdürdü.

Kendisine gösterilen tepki üzerine seçilmiş bir milletvekili olduğunu belirten Demirtaş ise “Ben maalesef sizleri bu kadar topluluk göremediğim için, siz muhalefeti de burada susturacaksanız, o zaman demokrasiyi değil edelim. Fikirlerimizi burada söyleyemeyeceksek o süre demokrasiyi rafa kaldıralım. İktidar partisi milletvekili arkadaşım burada. O da gelecek kendi görüşlerini ifade edecek, biz de saygıyla dinleyeceğiz. Cümbür Cemaat aynı görüşte edinmek zorunda değil ki” diyerek yanıt verdi.

Süleymanbeyler Köyü Muhtarı Eyüp Maramgoz, geceye siyaset yapmaya gelmediklerini belirterek, yemek yemek yemeğe ve kaynaşmaya geldiklerini ifade ederek yapılanın ayıp olduğunu söyledi.

“Türkiye başkanlık rejimi arayışlarından vazgeçmeli” diyen CHP’li vekile tepkisini sürdüren vatandaş ise “Siz işte bu yüzden iktidar olamıyorsunuz” şeklinde eleştirdi. Bu sırada kürsüye gelen Süleymanbeyler Köyü Muhtarı Eyüp Marangoz’u araya giren öteki muhtarlar sakinleştirerek yerine oturttu. Gelen tepkiler üzerine siyasi konuşmalardan vazgeçen Demirtaş, okuma yazma bilmeyen bir anne ve ilkokul mezunu bir babanın oğlu olduğunu belirterek, yaşantısının büyük çoğunluğunun köyde geçtiğini dile getirdi.

Muhtarlar günü nedeniyle düzenlene yemek diğer katılımcıların konuşmaları ile sona erdi. 

Vedat Kılıç

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Hastane kapısında sıkışan kediye kalp masajı

Hastane kapısında sıkışan kediye kalp masajı

Küçükçekmece İkitelli Mahallesinde yer alan bir özel hastanede geçtiğimiz gün, döner kapıya sıkışan kedinin solunumu durdu. Bunu görebilen hastane doktorları kediye hemencecik müdahale etmeye başladı. Acil servis hekimi Halil Akyürek ve öteki doktorlar kediye bir zaman kalp masajı yaparak kediyi hayata döndürdü. Kapının girişinde ilk müdahalesi yapılan kedi daha sonra veterinerlerden de yardım alınarak çare edildi. Sağlığına her tarafta kavuşan kediye sahip çıkan doktor Halil Akyürek kediyi evine götürdü. Akyürek, kimlik çıkararak aşılarını yaptırdığı kedinin ismini ise 'mucize' koydu.

Kahraman doktor o anda yaşananları anlattı
Ivedi servis hekimi Halil Akyürek, kedinin kapıyı sıkıştığını gördüğünü ve hemencecik müdahale ettiğini söyleyerek o gün yaşananları anlattı. Hekim Akyürek, "O gün hastaneden çıkış saatiydi. Dışarıda bir gürültü duydum. Acaba acele bir hasta mı geldi diye kapıya çıktım. Acele servise baktığım zaman herhangi bir şey göremedim. Daha Sonra hala ses gelmeye devam ediyordu. Üst kata çıktım. Üstteki kata çıktığım zaman baktım kedi kapının aralarında sıkışmış. Kapı arasında sıkıştığı için tabi ilk ne yapacağımı düşündüm. Yani kediye hasar vermemek amacıyla. Boynu iyice sıkışmıştı. Artan Bir Şekilde solunum sıkıntısı yaşamaya başlayarak çırpınmaya başladı. Baktım ki kedinin solunumu durmaya başladı. Elimi kafasının ardına koydum ve düzgün bir şekilde zarar vermeden kapının oradan çıkardım. Ve anında yürek masajına başladık. Hastanedeki arkadaşlar da hemen yanımıza geldi. Cümbür Cemaat beraber orada topluca bir kalp mesajı yaptık kedimize. Kedi cevap verince kalp masajını durdurduk. Anında acele servise aldık. sonra bir veteriner arkadaşı aradım. O da bize bir kaç hap ismi söyledi ve tatbik yöntemini de söyledi. Daha Sonra ona kadar uygulamayı yaptık. Herkese çok teşekkür ediyorum. Çok hoş mesajlar geliyor" biçiminde konuştu.

"Adını mucize koyduk"
Kediyi sahiplendiğini söyleyen Hekim Akyürek, "Kediyi arkadaşlar da sahiplendi, muavin oldular. O gün hastaneden eve gönderdik. İkinci gün ben de gittim zaten kediyle ilgili işlemleri yaptık. Baytar hekime götürdük. Ona kimlik çıkardık. Adını 'mucize' koyduk. Kimliğini çıkardık, kumunu aldık bundan böyle hayatımızın bir parçası oldu. Hatta sabahleyin geldi ben uyurken beni uyandırdı. O da sevgisini ve ilgisini gösteriyor. Biz de sevgi ve ilgimizi gösteriyoruz" dedi.

O anlar kameralara yansıdı
Hastane kapısına sıkışan kediyi kurtarma operasyonu kameralara da saniye saniye yansıdı. Görüntülerde hastaneden dışarı çıkmaya çalışan bir birey, döner kapıya yöneliyor. Bu sırada içeri girmeye çalışan kedi, kapıya sıkışıyor. Hastane çalışanlarının fark etmesi üstüne adeta bir seferberlik başlıyor. Kapıda çırpınan kediyi doktor yanına gitgide artarak çıkarıyor. sonradan kedinin civarda toplanan sağlık durumu çalışanları, kediye yürek masajı yapıyor. Her Yerde nefes almaya başlayan kedi acele servise götürülüyor. 

Volkan Kayalar

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Yasin Öztekin kadro dışı bırakıldı

Yasin Öztekin kadro dışı bırakıldı

Spor Toto Süper Lig’in 9. haftasında Galatasaray, deplasmanda Adanaspor’u tek golle yenmeyi başardı. Maçın 60. dakikası dakikasına oyundan meydana çıkan ve yerini Sinan Gümüş’e bırakan Yasin Öztekin, Teknik Direktör Riekerink’e tepki göstermiş ve kulübeyi yumruklamıştı. Teknik Direktör Riekerink ile görüştüğü öğrenilen Yasin Öztekin’in, özür dilemesi yeterli olmadı. Sarı-kırmızılı yönetimin, 29 yaşındaki oyuncuyu belirsiz kadro dışı bıraktığı öğrenildi. Hem Yasin’e para cezası verilip verilmeyeceği ise daha sonra kararlaştırılacak.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Memur ve emeklinin zam oranları belli oldu

Memur ve emeklinin zam oranları belli oldu

Memur ve emeklilerin 2017 yılında ne dek zam alacağı muhakkak oldu. Hükümetin 2017 yılı programı, dün Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlandı. Buna kadar; işçi emeklileri Ocak’ta yüzde 3.73, memur ve emeklileri ise yüzde 3 zam alacak. Temmuz ayında ise emekçi emeklisine yüzde 3.59, memura yüzde 4 zam daha yapılacak.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Gaziantepte kanlı infaz: 2 ölü 1 ağır yaralı

Gaziantepte kanlı infaz: 2 ölü 1 ağır yaralı

Edinilen bilgiye takriben, Şehitkamil ilçesine ast Tokdemir Mahallesi 19.00 sırlarında büyükbaş hayvan çiftliğinde çalışan işçilerin hayvan çiftliği sahibinden yardım itmesi üzerine, durum yerine jandarma ekipleri sevk edildi. Jandarma büyük baş hayvanların bulunduğu çiftliğe geldiğinde yerde dingin yatan Ali Çelik, Süleyman Aslan ile Mervan Arslan gördü. Derhal durumu sağlık durumu görevlilerine bildirilmesi üzerine sıhhat ekipleri durum yerine gelerek, yaptıkları kontrolde, Ali Çelik, Süleyman Aslan hayatını kaybettiği belirledi. Durumu ağır olan Mervan Arslan,Şehitkamil Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak çare altına alındı. 3 kişinin ateşli silahla vurulduğunu belirleyen jandarma zanlıların yakalanması için geniş çaplı soruşturma başlattı. Olayla ilgili olarak, çiftlik sahibi ve bir çok kişinin ifadesine başvurulduğu, soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi. 

ACAYIP DETAYLAR

Gaziantep'te dün akşam 3 kişinin öldüğü kanlı infazın detayları ortaya çıktı. Olayın jandarmaya gelen hırsızlık ihbarı ile ortaya çıktığı öğrenilirken, ölen ve yaralanan 3 kişinin kardeş olduğu belirlendi.

İhbar üstüne Şehitkamil ilçesine bağlı Tokdemir Mahallesi'nde bulunan büyükbaş hayvan çiftliğine hareket eden jandarma ekipleri, Ali Çelik (18), Süleyman (18) ve Mervan Arslan'ı (20) kanlar içerisinde bulmuş, durum yerine çağrılan sağlık ekipleri Ali Çelik ve Süleyman Arslan'ın öldüğünü saptama etmişti. Mervan Arslan ise ağır yaralı olarak Şehitkamil Devlet Hastanesi'ne kaldırılmıştı. İncelemenin arkasından Ali Çelik ve Mehmet Arslan'ın cenazeleri otopsi tamamlanmak üzere Gaziantep Adli Tıp Kurumu'na kaldırılırken, Mervan Arslan'ın yaşamsal tehlikesinin sürdüğü öğrenildi.

Olay hırsızlık ihbarı ile ortaya çıktı
Akşam saat 19.00 sıralarında meydana gelen durum, çiftlik ortaklarından E.B.A.'nın jandarmayı arayıp, çiftliğinde hırsızlık olayı meydana geldiği yönünde ihbarda bulunmasıyla ortaya çıktı. İhbar üstüne çiftliğe dışarı giden jandarma ekipleri ilk aramalarında kimseye rastlamazken, bir traktör ve yem karma makinesinin çalışır vaziyette bulunması üzerine şüphelenerek, ihbarda bulunan E.B.A.'ya ulaştı. E.B.A.'nın da gelmesi ile birlikte bitmiş arama yapan jandarma ekipleri, çiftlikte ineklerin bulunduğu yerde 3 kişinin yerde kanlar içerisinde yattığını gördü. Jandarma ekipleri, kişilerin yanında gittiğinde silahla vurulduğunu belirledi.

Vurulan 3 birey kardeş çıktı
Çiftlikte vurularak öldürülen Ali Çelik, Süleyman Arslan ile ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Mervan Arslan'ın kardeş olduğu ortaya çıktı. Arslan ve Çelik kardeşlerin babalarının öbür olduğu belirlendi. Baba Abdülgani Çelik'in Yavuzeli'nde bir hayvan çiftliğinde çalıştığı öğrenildi.

Geniş ayrıntılı soruşturma
Durum yerinde analiz yapan jandarma ekipleri, çiftlikten herhangi bir hayvanın çalınmadığını belirlerken, olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı. Olaydaki sır perdesinin çözülmesinde ise ağır yaralanan Mervan Arslan'ın sağlığına kavuşmasının büyük tartı taşıdığı bildirildi.

Adli Tıp Kurumu'na kaldırılan Ali ve Süleyman kardeşlerin cenazeleri ise yapılan otopsi işlemlerinin tamamlanmasının ardından defnedilmek üzere ailesine teslim edilecek.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Rögara düşen temizlik işçisinin ayağı kırıldı

Rögara düşen temizlik işçisinin ayağı kırıldı

Edinilen bilgiye göre, Seyhan ilçesi, Gürselpaşa Mahallesi'nde mesai arkadaşlarıyla birlikte sabahtan saatlerinde temizlik çalışması yapan Seyhan Belediyesi bünyesinde görevli temizleme işçisi Murat Tüplü, rögar çukuru üzerindeki çöpleri almak istedi. Murat Tüplü çöpü almak isterken rögar kapağı olmadığı için içine düştü. Olayı ayrım eden arkadaşları Tüplü'yü düştüğü rögardan çıkardı. İşçilerin çağırdığı ambulans ile hastaneye götürülen temizlik işçisinin ayağını kırıldığı, çare altına alındığı öğrenildi.  bu vesileyle, rögar kapağının bir aracın kaza yapması sonucu yerinden çıktığı, vatandaşların da çukura kimse düşmemesi için rögarın ağzını çöplerle kapattığı ileri sürüldü. Semt sakini Tarık Önal ise temizlik işçisinin çöpleri olmak isterken düştüğünü ve yaralandığını söyledi. ASKİ yetkilileri ise rögar kapa

FATİH KEÇE - SERKAN ÇETİNKAYA 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Hızını alamayan paraşütçü vatandaşın üstüne düştü

Hızını alamayan paraşütçü vatandaşın üstüne düştü

Adana Yamaç Paraşütü Spor Kulübü kadar 29-30 Ekim tarihlerinde Çukurova ilçesindeki Rüzgarlı Tepe mevkisinde Kostümlü Yamaç Paraşütü Festivali düzenlendi. Festivale, büyük kasaba dışından da katılım yoğundu. Yüzlerce kişi etkinlik alanında kamp kurarak gün boyu süren etkinlikleri izledi.
Meşhur karakterlerin birbirinden acayip kostümlerini tasarlayan paraşütçüler, jüriden tam not alabilmek için yarışırken, vatandaşlar da fotoğraf yarışına girdi.
Selim Çelik'in tasarladığı, Bekir Atlıhan'ın ise pilotajını yaptığı 'Avatar' isimli kostüm, jüriden bütün not alarak birinci seçildi. Atlıhan ve Çelik'in birincilik ödülü, CHP Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer kadar verildi.
Milletvekili Tümer, etkinlikte emeği geçenlere teşekkür ederek "Büyük bir fedâkarca ruhumuzu dinlendirdiniz. Marifetli emeklerinizle bize çok hoş bir gün yaşattınız" diye konuştu.
Festivalde, iniş sırasında Erdal Uzel isimli vatandaşın üzerine düşen paraşütçü, yürekleri ağızlara getirdi. Kazada yaralanan olmadı.

Nuri Pir 
 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

DEAŞın çocuk savaşçıları

DEAŞın çocuk savaşçıları

Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği (TKÜUGD), DEAŞ’ın kullandığı çocuk savaşçıların fotoğraflarını yayımladı. TKÜUGD Başkanı ve Kerkük’ün Sesi Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Güngör Yavuzaslan, Musul savaşı için DEAŞ’ın yaklaşık 1 yıldır hazırlık yaptığını açıklayarak, “Bağdadi DEAŞ’a son aylarda militan katılımdaki düşüşten nedeniyle çocuk savaşçılardan oluşan birlikler kurmaya başladı. Bu çocukları Musul savaşında sahaya sürecek” dedi.

Yavuzaslan açıklamasında, "DEAŞ Musul’u ele geçirdiği 2014 Haziran ayından itibaren ayrıca Irak içinde hem de Suriye'de eylemlerinde göstermek üzere canlı bomba ve militan geliştirmek için çocuklardan oluşan okullar açtı. Bunlardan büyüğü Musul'daki Gazlani Askeri Üssü ile Rakka merkezde yer alan askeri kampın içindeki okuldur" ifadelerini kullandı.

TKÜUGD Başkanı Yavuzaslan, "DEAŞ denetim aşağıda bulundurduğu bölgelerde ailelerden zor kullanarak aldığı çocuklar için bir askeri eğitim sistemi kuruyor. Yine sivil insanlar içinde zorunlu okullar açmış durumda. Örgütün çocuklardan oluşan militan yetiştirme merkezleri var. Son aylarda eksilen militan sayısına aleyhinde Bağdadi bu çocuk savaşçıları Musul savaşında kullanacak" biçiminde konuştu.

DEAŞ’ın Irak’ta yetiştirdiği çocuk canlı bombaları sığınmacı ve sığınmacıların arasına katarak gaye olarak seçtiği bölgelere gönderdiğini söyleyen Yavuzaslan, çocukların DEAŞ elinde olan ailelerinden dolayı örgütten aldıkları emirleri uygulamak zorunda kaldıklarının altını çizdi. 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Ebeveynlere uyarı!

Ebeveynlere uyarı!

Erken ve fazla verilen veri çocukların şehvetli dünyasında olumsuzluklara niçin olabilmektedir şeklinde izah etme yapan Gülşah Öztürk Erten, tatmin edici data sahibi olamamanın, çocuklar için bambaşka bir sorun oluşturduğunu belirterek, "Çocuklar iki yaşından itibaren sosyalleşmeye gereklilik duyar ve arkadaşlık ilişkileri başlar. Bu yaştan itibaren çocukların sınırlarını bilip çevresindekilere karşı saygılı davranması, alması gereken esas eğitimdir. daha sonra ise ailelerden beklenen çocuklarının kendi bedeninin sınırlarını bilmesini temin etmek ve bunu korumak için neler yapabileceklerini konuşmaktır" dedi.

Erten, erken çocukluk dönemindeki çocuklarda mahremiyet eğitimi ve cinsel istismardan korumak için ebeveynlerin dikkat etmesi gereken önemli noktaları şu şekilde sıraladı:

"• Çocuklar kendilerine söylenenden çok yapılan davranışları taklit ederek öğrenirler. Kendisine yanlış tutum sergileyen yetişkine aleyhinde bir şeylerin yolunda gitmediği bilinci oluşması için ebeveynlerin davranışlarına uyarı etmesi gerekmektedir. Ebeveynler bile çocuklarını öpmek ve sarılmak istediğinde çocuklarından müsade almalıdır. Sen nasıl istersen sorusu ile başlayan cümleler kurulmalıdır. Bu Nedenle kendi bedeni üstünde çocuğun söz sahibi olması sağlanmalıdır.

• İki yaşından itibaren çocuğa vücudunda özel bölgelerinin olduğu ve bunların gizlenmesi gerektiği öğretilmelidir. Bu özel bölgelerinin iç çamaşırının kapattığı yerler olduğu söylenebilir. Bunun istisnasının yalnızca anne ve baba, birlikte gidilen doktor ve anaokulu çocukları için muavin ablaların vb. olabileceği anlatılmalıdır.

• Daha fazla minik olduğunu ve diğer insanların olduğu ortamlarda çocukların kıyafet değişiminde sakınca olmadığı fikri doğru değildir. Çocuklar bu yaş döneminde olayları genelleme eğilimindedir ve bunu başkalarının bedenini görmesinde sakınca olmayacağı şeklinde yorumlayabilir. Erken çocukluk döneminden itibaren yetişkinler çocuğun gövde mahremiyetine saygı göstermelidir.

• İki yaşından itibaren çocuklar birçok alanda gelişimlerini tamamlamaya başlamıştır. bununla beraber anne babaya olan ihtiyaçta azalmıştır. Bu yaştan daha sonra yavaş bir geçişle odaların ayrılması gerekmektedir. Özellikle ergenlik dönemine girecek olan kardeş bulunması durumunda da odaların ayrılması beklenmektedir.

• Banyo esnasında çocuğun özel bölgelerini kendisinin yıkaması özendirme edilerek gizlilik duygusu kazandırılmalıdır.

• Başkalarının bedenine yapacakları konusunda ikilem yaşamaması için bunun bir oyun olmadığını bilmelidir. Bu sebeple aile içinde cinsel organlara ad takmamak, şakalaşma ve oyun konusu yapmamak gerekmektedir.

• Saygı ve hudut konusunda çocuğun içselleştirilmesini sağlamak için, ebeveynlerin oda kapısı kapalıysa izinsiz girmemesi konusunda çocuk bilgilendirilmelidir ve benzer şekilde ebeveynlerde çocuğun odasına izinsiz girmemelidir.

• Erken çocukluk döneminde televizyon ve oyunlarda bulunan içerikler çocuklar göre taklit edilmek istenilebilir. Bunun için aileler birlikte veya çocuğun yalnız kaldığı zamanlarda izleyeceği programları titiz seçmelidir.

• Çocukların birbirleri ile olan cinsel oyunları daima istismar olarak düşünülmemelidir. Bu dönemin gelişim özellikleri arasındadır. Benzer gelişim düzeyindeki çocukların cinsel organlarına bakmak istemesi kendi bedenini tanımak ve aleyhinde cinsi ayırt etme çabalarıdır. Sağlıklı bir merak giderme yolu olarak görülmeli ve aşırı tepkilerden kaçınılmalıdır. Benzer şekilde kendi cinsel organını da keşfetmek isteyecektir. Bu durumda ebeveynler çocuğu korkutarak engel olmaya çalışmamalıdır. Çocuğun dikkatini başka yere yöneltmeli ve ağırbaşlı kalınmalıdır.

• Cinsel organlar hakkında çocuk soru sormadan ayrıntılı bilgi vermeye gerek yoktur. Bu tarz sorular geldiğinde ise utanılacak, konuşulmayacak bir konu gibi davranılmamalıdır. Çocuk hangi ebeveyne sorduysa o bilgi vermelidir.

• Çocuklarda istismar birileri tarafından fark edilinceye değin söylenmeyebilir. Bunun sebebi suçluluk ve utanç duygusudur. Ailelerin çocukların sorduğu her soruyu geçiştirmeden, utanmadan yanıtlaması, çocuğu böyle bir durumda da ailesi ile yaşadıklarını paylaşabilmesi için cesaretlendirecektir. Bunun için aile içinde kurulacak sağlıklı iletişime uyarı edilmelidir".

Ailelerin konunun hassasiyeti nedeniyle yoğun kaygı yaşayarak çocuklara bu konularda gereğinden artı baskı niteliğinde hatırlatmalarda bulunabildiklerini vurgulayan Gülşah Öztürk Erten, çocukların, erken çocukluk döneminde zihin biçimleri nedeniyle anlattıklarınızı fazla genellemeye götürerek güvensizlik ve dehşet yaşayabileceklerini belirtti. 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

4 ay sonra inanılmaz olay

4 ay sonra inanılmaz olay

Samsun Insanlar Sağlığı Müdürlüğü, meme kanseri, rahim ağzı kanseri ve kalın bağırsak kanserine karşı duyarlılığı artmak ve Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi’ne (KETEM) uyarı sürüklemek için ’Sakın Geç Kalma Erken Gel’ sloganıyla bir halk spotu klibi hazırladı. Klipte oyuncu olarak Samsun Millet Sağlığı Müdürlüğü Kanser Şubesi’nde çalışan evli ve iki çocuk annesi 48 yaşındaki Belma Tablı oynadı. Sonradan klip, halk spotu olarak televizyonlarda yayınlanmaya başladı. Klipten 4 ay sonradan yaptırdığı mamografi kontrollerinde meme kanseri olduğunu öğrenen Belma Tablı, kanser klibinde oynadıktan sonra başına böyle bir şey gelmesinin trajikomik olduğunu söyledi. Ameliyatla sol göğsü alınan ve sıhhat gün geçtikçe iyiye dışarı giden Tablı, erken teşhisin hayati siklet taşıdığını söyledi.

"TRAJİKOMİK" DİYE YORUMLADI

Yaşadıklarını anlatan Belma Tablı, "Kansere aleyhinde hazırlanan klipte oynamam için teklifte bulundular. Ben de içinden gelerek kabul ettim ve oynadım. Fazla güzel bir projeydi. Çevreden de güzel tepkiler aldık. Böyle bir klipte oynadığım için mutluyum. Yalnızca trajikomik tarafı ben bu klipte oynadıktan 4 ay daha sonra bana da meme kanseri tanısı kondu. Ailemizde kalıtımsal olduğu için bende de çıkabileceğini düşünüyordum. Denk gelirse yaptırırım diyordum. Denk geldi. 10 yıldan beri takvim kontrollerimi yaptırıyordum. Ailemizde genetik olarak meme ve rahim ağzı kanseri bulunmakta. Annem, ablam ve kız kardeşim sağ meme, benim ise sol mememde çıktı" dedi.

Zorunlu tetkikler yapıldıktan kemoterapiye başladığını ifade eden Tablı, "Sonra ameliyat oldum, sol memem alındı. Kol altındaki lenflerim temizlendi. Tekrar kemoterapi aldım. Şu Anda radyoterapiye devam ediyorum. Artı sıkıntı çekmedim. Moralimi defalarca yüksek tuttum. Bu hastalığın ölümcül olmadığını, erken tanıda defalarca için daha basit çare şekli uygulandığı ve kurtulma oranının yüksek olduğunu bildiğim için hiç moralimi bozmadım" diye konuştu.

KOMŞUSUNDA DA ÇIKTI

Erken teşhisin çok manâlı olduğunu söyleyen Tablı, "Bana teşhis konulduktan sonra apartmandaki komşum bana memesinde kitle olduğunu söyledi. Komşumu doktora yönlendirdim. hemen hemen benzer günlerde ameliyat olduk. O da hemen kemoterapi alıyor. Bir kişiye daha faydamız dokundu. Böyle durumlar karşı insanlar birbirlerini mutlaka sağlık durumu kuruluşlarına yönlendirsinler. 40 yaşından sonra tüm kadınların KETEM’de mutlaka meme ve rahim ağzı kanseri için muayenelerini yaptırmalarını öneriyoruz. Sakın geç kalmayın, KETEM’e gelin" biçiminde konuştu.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Askere gidecek kuzenler kazada öldü

Askere gidecek kuzenler kazada öldü

Edinilen bilgiye göre; Milas’ın Bağdamları Mahallesi’nden askere gidecek arkadaşlarının eğlencesinden dönen Arif Ö. (19) idaresindeki 48 YV 315 plakalı vasıta, güya yanlış sollama yaptı. Bu sırada karşıdan başka bir aracın geldiğini görebilen Arif Ö. aracın direksiyon hâkimiyetini kaybetti. Araba şarampole devrildi. Kazada vasıta içerisinde bulunan ve 1 hafta sonra askere gideceği öğrenilen Şahin Çoban ve amca oğlu Burhan Çoban durum uygun hayatını kaybetti. Şoför Arif Ö. ve Kadir Ö. ise yaralandı.

Çevredekilerin haber vermesiyle olay yerine gelen 112 acil sağlık ekiplerince Arif Ö., 75. Yıl Milas Devlet Hastanesine, Kadir Ö. de Özel İzan Sağlık Hastanesine sevk edildi.

Olayda hayatını kaybeden kuzenlerin cenazeleri 75. Sene Milas Devlet Hastanesi morguna gönderildi. Askere gidecek çocuklarının ölüm haberini alan Çoban ailesi sinir krizleri geçirdi.
Ekipler, kazayla ilgili soruşturma başlattı.

Demet Leyne

 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Yargıtaydan flaş Aziz Yıldırım kararı!

Yargıtaydan flaş Aziz Yıldırım kararı!

Yargıtay, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın, beraatına ilişkin yerel mahkeme kararını onadı.

Yargıtay 16. Cinayet Dairesi, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Yıldırım'ın, 'gizli kalması gereken bilgileri temin etmek' suçundan beraatına ilişkin lokal mahkeme kararını onadı.

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Akın İpeke büyük şok!

Akın İpeke büyük şok!

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı göre, FETÖ'ye finansman desteği sağlaması sebebiyle hakkında yakalama kararı yer alan oysa yurt dışına kaçtığı saptama edilen Koza Ipekli Holding Yönetim Kurulu Başkanı Akın Ipek’in bütün hesapları hacklendi. İngiltere’ye kaçtığı belirlenen Ipekli’in bütün hesapları Türk hacker gurubu Ayyıldız Team göre hacklendi. Ayyıldız Team daha önce de Fetullah Güler Yüzlü ile bağını red eden Ipekli’in FETÖ lideri Tebessüm Eden ile olan görüntülerini yayınlamıştı.  

İlker Turak

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Engelli yaşlı adamın parkta yaşam mücadelesi

Engelli yaşlı adamın parkta yaşam mücadelesi

90 yaşındaki Sabri Baran, Seyhan ilçesi Kocavezir Mahallesi'nde hayatını sürdürdüğü yıkılmaya yüz tutmuş gecekonduya afet kararı çıkınca sokakta kaldı. Baran, yanında aldığı bir yatak ve yorgan ile mahalledeki parkta kalmaya başladı. İki elinin parmakları olmayan ve yürüme zorluğu çekip koltuk değnekleriyle ayakta durabilen yaşlı adam, havaların soğumaya başlamasına rağmen parkta kalmaya devam ediyor.

http://image.cdn.iha.com.tr/Contents/pool_file/2016/44/32060_20161031aw888904-03.jpg

Çevredeki vatandaşların yardımlarıyla hayata tutunan ihtiyar adamın tek ricası ise İstanbul'da bir huzurevine yerleştirilmek. Baran, hayatta kimsesi olmadığını, hiç evlenmediğini yalnızca Mardin'de bir kız kardeşi olduğunu, onun da kendisine faydası olmadığını, hayatının son günlerinde acınacak halde olduğunu söyledi.
13 gündür parkta kalan Baran'ın tek ricası sıcak bir çorba ve kafasını sokacağı bir ev. 

Fatih Keçe

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Cumhuriyet Gazetesi yöneticilerine operasyon

Cumhuriyet Gazetesi yöneticilerine operasyon

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu kadar Cumhuriyet Gazetesi yöneticisi 13 isim hakkında "terör örgütü FETÖ ve PKK namına faaliyette bulunmak" suçundan gözaltı kararı alınırken, gazetenin eski Genel Yayınlama Yönetmeni Can Dündar hakkında yurt dıştan bulunduğu gerekçesiyle yakalama kararı çıkarıldı. 

Soruşturma kapsamında, şüpheli Orhan Erinç’in yalnızca evinde arama yapılacağı öğrenilirken, gazetenin eski Genel Yayınlama Yönetmeni Can Dündar ise yurtdışında olduğu için hakkında yakalama kararı çıkarıldı.

Başsavcılığın nezaret, Sulh Ceza Hakimliğinin arama ve el koyma kararı ile harekete geçen güvenlik güçleri 13 şüphelinin adreslerinde arama yapıyor.

Murat Sabuncu'nun da aralarında bulunduğu 9 birey gözaltında

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma dahilinde Cumhuriyet Gazetesi yöneticilerine karşın düzenlenen operasyonda, aralarında gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu'nun da bulunduğu 9 kişi gözaltına alındı.
 

Başak Akbulut

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur

Diriliş Ertuğrulun kılıç ve baltaları böyle yapılıyor

Diriliş Ertuğrulun kılıç ve baltaları böyle yapılıyor

Türkiye’nin sevilen dizisi Diriliş Ertuğrul’da kullanılan kılıç ve baltaların benzerleri Bursa'da yapılıyor. Türkiye ve Arap ülkelerinde sevilerek izlenen dizide Ertuğrul Gazi’nin kullandığı kılıca büyük talep var. Bursalı bıçakçılar el işi Ertuğrul kılıçlarını satmaya yetiştiremiyor. Ertuğrul kılıçları Türkiye ve Arap ülkelerinde büyük istek görüyor.

Ertuğrul kılıçlarını ağırlığına tarafından 400 ila bin 200 lira arasında sattığını söyleyen Keyifli Bıçak’ın sahibi Aziz Neşeli, “Günümüzdeki dizilerden sonra eski ustalıklar da geriye dönmeye başladı. Ürettiğimiz kılıçlar diziden daha sonra büyük talep görüyor. Artık bütün kılıçların iki taraflı ismi Diriliş oldu. Müşterilerimiz Diriliş kılıcı istiyor. Bize yaptırdıkları kılıçların üstüne Kayı boyunun damgası, hediye edecekleri insanların isimleri veya ayet-i kerime yazılmasını istiyorlar. el işi kılıçlar vaktiyle bu değin çok satılmıyordu. Diziyle birlikte eski el sanatları canlanıyor. el yapımı bir kılıç 3-4 günde yapılıyor. 1 ila 3 kilo ağırlığında oluyor. Fiyatlar ise 400 ila bin 200 lira arasında değişiyor. Yurt dışından ve Türkiye’nin bütün vilayetlerinden sipariş alıyoruz” dedi.
 

Burak Türker
 

sizlere dogruhaberler2016.blogspot.com farkıyla sunulmuştur